Vedat Türkali
Kendileri bütün olamadıkları için gördükleri her şeyi de parçalıyorlar. ...Picasso gördüğünde değişmiyor kimi insan. O ya da bu müzik değil, herhangi bir müzikte değişmiyor, etkilenmiyor. "Evet, bu güzelmiş.", "Bunu dinlemekten zevk alıyorum." diyor olsa olsa. Çocukların acılarını gördüklerinde değişmiyorlar. Çocukların mutluluklarını gördüklerinde değişmiyorlar. Ama anlamak, değişmek demek. Değişmeden neyi ne kadar görebilir, anlayabilir insan? Değişebiliyor musunuz: Yolda güzel bir taş gördüğünüzde, doygunluğa ulaşabilmiş bir renk gördüğünüzde, dışarıyı sanki içeri taşıyan, içi ve dışı hem ayırıp hem birleştiren bir pencere gördüğünüzde değişebiliyor musunuz, işte bu mesele. ...Bir kitap, bir tablo, bir şarkı sizi değiştirebiliyorsa gerçektir, canlıdır;ama değiştirme gücü olanla olmayanı, canlıyla cansızı, sahte ile, taklit ile hakikiliği ayırt edemiyorlar. Kapağında "roman" yazan bütün kitapları roman sanıyorlar. "Aa roman mı. Evet, biz roman okuyoruz. Bu sene elli yedi adet roman okuduk." diyorlar.
Sayfa 49 - Okuyan UsKitabı okuyor
Karabasanlar görüyor
Bu 3 - 3.5 yaş döneminde çocuğumuzun coşkuları imgelere bürünür. Canavarlar, gördüğü ya da uyguladığı ve korku duyduğu şiddeti temsil eder. O yüzden bu saldırgan davranışını dışarıya yansıtır: Saldırgan olan kendisi değil canavardır. Bu dönemde çocuğunuza, bazen birilerine öfkelenebileceğimizi ama aslında sadece kızgın olduğumuzu ve bunu ifade etmeye hakkımız olduğunu hatırlatmak yararlıdır. Gece uyumadan önce şunları yapmasını önerebilirsiniz: - Gün içerisinde ona zor gelen veya canını sıkan şeylerden bahsetmesini - O gün yaşadıklarını resmetmesini, kaygılarını kağıda dökmesini - Kaygılarını bir kaygı bebeğiyle paylaşmasını (gece yatmadan kaygılarımızı paylaştığımız, bunları bütün gece bizim için saklayan oyuncak bebeklerdir.)(Kilitli kutuda kullanabilirsiniz.) Karabasan mı gördü? Şunları yapabilir: - Gördüğü canavarları resmedebilir. Böylece onları denetimi altına alabilir. - Canavarlara bir hediye sunabilir. - Rüyasında kendisini kurtaracak bir kahraman dahil ederek yeniden uykuya dalabilir.
Reklam
Eşine az rastlanır birine benziyorsun. Görünüşün sıradan değil ve affet beni ama beraberinde tuhaf bir hava, dünyevi bir şey, arsız ya da taşkın ya da -hatta- pagan bir şey getiriyor gibisin.
Sayfa 181
Ama inanıyormuşuz gibi yapmalıyız. Ama inanmazsak nasıl dayanırız hayata?
Sayfa 206 - Can, 8. BaskıKitabı okudu
Çocuk sevgisinin diğer tüm sevgilerden üstün, daha anlamlı, önemli ve büyük olduğunu hissedenlerden olmadım hiç, sen de değilsin biliyorum. Jacob'dan önce bunu hissetmiyordum, ondan sonra da hissetmedim. Ama benzersiz bir sevgi olduğunu da kabul etmek lazım çünkü temelinde fiziksel çekim, zevk, mantık yok, korku var. İnsan çocuğu olmadan korku nedir bilemezmiş ve belki bu korku nedeniyle daha muhteşem bir şey sanıyoruz çocuk sevgisini, çünkü korkunun kendisi de muhteşem. Her gün ilk aklına gelen "Onu seviyorum" değil "acaba nasıl?" oluyor. Dünya bir gecede korku tüneli halini alıyor. Onu kucağıma almış karşıya geçmek için beklerken çocuğumun, bütün çocukların bu dünyada hayatta kalmalarını beklemenin nasıl saçma olduğunu düşü­nürdüm. İlkbaharın sonunda çıkan kelebekler kadar -hani şu ufak beyaz kelebekler var ya- çaresizdir çocuk, hızla gelen arabaların ön camına yapışmaktan kıl payı kurtulur.
Kelimelerin normalde sahip olduklarından daha kötü sonuçlar doğurmadıkları çok nadirdir. Ya da belki de biz anlayacak kadar görmeyiz bunu, o kadar da olmadığını sanırız ama yalnızca söylediğimiz sözler yüzünden bir ömür süren felaketler yaşanır.
Sayfa 221Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.