Merhabalar dostlarım, size ilk defa tanıştığım bir yazarın muhteşem bir öykü kitabı ile geldim.
Öncelikle kitaptan biraz söz edeyim: Kitap 21 harikulade öyküden oluşuyor. ( Resmedişi muazzam) okurken sizi bir bakıma tedirgin eden bir kitap, kadınlığın kıyısından, köşesinden tuttuğunuzu fark ediyorsunuz. " Kadınlık buysa ben neymişim " diyorsunuz birkaç öykü de belki de her öyküde özellikle "Hatmi Çayı " bölümünde.
Ama kitap için şu cümlelerin kurulması da olası " Aman be üzüldüğü şeye bak" yok hayır arkadaslar olay bu değil bu kadar komplike değil acının baskülü, boyutu yok sonuçta. Acı, acıdır. Ama bazen de paylaşmak gerek, birilerine hisleri biraz açmak biraz olsun gönül rahatlığına erişmek...
Ve ayrıca Kitap gayet akıcı ve anlaşılır. Yormadan sıkmadan okutuyor, farklı dünyaların içine çekiyor sizleri ehh biraz da duygu yüklü, deli kadınları anlamalı, hissetmeli bir kitap ( Kadinlara özel bir sempatim var mazur görün büyük etkilendim.)
Şimdi gelelim bana: Ben bu oyunda sevdim, sevildim aldattım, aldandım baş kaldırdım, boyun eğdim tacize uğradım iğreti durumlara sahit oldum belki yendim/ yenildim devrimler gördüm isyanlar, zulümler gördüm/ hissettim azaldım belki de ama en çok çoğaldım..
Okuyun, okutturun ve daima kitapla kalın:)
Alıntı;
Yuvarlaktan bir annem vardı benim ...
Kareden bir babam ...
Vahşetten ağabeylerim ...
Keşkelerden kız kardeşlerim ...
Derin bir kuyuda yaşardık Arzın merkezindeki ateşle kaynardık.
O yüzden sıcacığım.
Bana dokunanı o ateşle yakacağım.
