Siz muhafazakârlar sanatta birinciliği ele geçirdiniz, yalnızca kendinizin yaptığını gerçek, doğru kabul ediyorsunuz. Geri kalan her şeyi eziyor, boğuyorsunuz! Benimsemiyorum ben sizin bu yaptığınızı! Ne o adamı ne de seni benimsiyorum!
O insanlar, düşünülemeyecek kadar uzak o geleceklerin insanları bizim için neler düşünür? Bir şeyi biliyorum: Fetihlerin ve köleliğin zalim gerçeklerini istemezler. Erkeklerin ve oğlan çocukların katledildiğini, kadınlarla kızların köle alındığını duymak istemezler. Bir tecavüz kampında yaşadığımızı bilmek istemezler. Hayır, bambaşka, daha yumuşak bir şeyi tercih edecekler. Bir aşk hikâyesini belki? Sevgililerin kim olduğunu anlamayı başarmalarını umuyorum yalnızca.
Onun hikâyesi. Onun, benim değil. Mezarında sona eriyor.
Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum...