Çağrışımlar
Çok küçük bir yalanı Çok büyük bir orantıda Dinlediniz mi..
Çok büyük bir yalanı Çok yalın bir doğrultuda Söylediniz mi..
Geçikmiş bir gizlemi,
Birikmiş bir özlemi Sakladınız mı..
Gelmeyecek bir gideni, Olmayacak bir nedeni Beklediniz mi..
Bir gerçeği erken,
Bir açlığı tokken Anladınız mı..
Hep mi hep ölecekmiş gibi, Hiç mi hiç ölmeyecekmiş gibi Yaşadınız mı..
Yalanı sürmeye sürmeye, Yanlışı görmeye görmeye Saklandınız mı..
Doğruluğun yönünde, Doğruların önünde Aklandınız mı..
Ortamsız bir yaşamda, Yaşamsız bir ortamda Harcandınız mı..
Sayfa 48Kitabı okuyor
Örneğin yakın zamanda ergenlik dönemindeki kızının yapmadığı bir şey için endişelenen bir kadınla çalışıyordum. Peki dedim, "Kızınızın yapmadığı şey nedir?" Şöyle cevapladı: "Tembel." Sorduğum soru ile verdiği cevap arasındaki farkı anladınız mı? Ben kızının ne yaptığını sordum ve o da kızının ne olduğuna dair düşüncesini söyledi. Bu kişiye, insanları etiketlemenin -bu durumda kızına tembel teşhisi koymanın- kendi kendine gerçekleştiren kehanetlere yol açtığını hatırlattım. "İnsanlara teşhis koymak kendini gerçekleştiren kehanetlere yol açar."
Sayfa 36 - Maya
… +11
Gelmeyecek bir gideni,
Olmayacak bir nedeni
Beklediniz mi..
Bir gerçeği erken,
Bir açlığı tokken
Anladınız mı..
Biliniz ki ruhumu galeyanları, feveranları ile harap eden bu büyük şeyler; eğer siz hayır derseniz, solacaklar, anladınız mı? Hayatlarını kaybedecekler.
Hayır, gemi dediğin bir bütündür. Makinası, küpeştesi, güvertesi, daha bilmem her şeyi, kamarası, kaptan köprüsü... Hepsi ile bütündür. Kaptandan farelerine varıncaya kadar! Bana, gemime tayfa, yolcu ve fare bulun, anladınız mı? Dar kadro demek çalışmamak demektir.
Sayfa 254
“Bir düşünün;güzel bir yemek yediğinizde,kendinizi ağırlaşmış hissedersiniz,zihniniz yeterince boş olamaz,anladınız mı?Ve benim,zihnimin özgür olmasına ihtiyacım var.”
Sayfa 105 - Düz Yazı Yayınevi/Marcel ProustKitabı okuyor
