Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
-"Ayhan Baba ne diyorsunuz boğazımdaki deliğe?" +"Olur kızım öyle evlilikte." -"Çok kan akıyor ama." +"Korkma kızım, silinir." -"Murat boğazımı kesti benim." +"Yapmış bir delilik kızım, alttan al " -"Ayhan Baba, senin oğlun benim boğazımı kesti." -"Sigarası bitti. Bana bakmayı biraz daha sürdürdü. Yere eğildi, bıçağı aldı. Ağlayarak bir şeyler sayıkladı, hızlı hızlı konuştu, anlamadım ne dediğini. Sonra kendi boğazını kesti. Yüzüme gözüme kanları sıçradı." +"Açsaydın ya gözünü kızım, belki ölmemişti Murat. Kurtulma şansı vardı belki." +"Kızım?" -"Öldüm ben Ayhan Baba."
Sayfa 113 - Holden yayıneviKitabı okudu
"Rönesans'tan beri insan, muazzam uzaydaki herhangi bir gezegende yaşadığı düşüncesine alışmak zorunda kalmıştır. Gerçekten alışabildik mi buna, bilmiyorum ama Rönesans döneminde bile, insanın şimdi daha da çok merkeze yerleştiğini ileri sürenler çıkmıştı." "Anlamadım." "Daha önce Yer (Dünya gezegeni) her şeyin merkezi sayılıyordu. Ama sonra astronomlar evrende hiçbir noktanın mutlak merkez olmadığını açıklayınca, ne kadar insan varsa o kadar da merkez ortaya çıktı." "Şimdi anladım."
Sayfa 241 - Pan Yayıncılık, 24. Basım, Kasım 2009Kitabı okuyor
Reklam
Beni kötü yetiştirdiler. Annem de, babam da bana gerekli eğitimi vermediler. Yaşamak için demek istiyorum. Bana yaşamasını öğretmediler. Daha doğrusu, bana her şeyin öğrenilerek yaşanacağını öğrettiler. Yaşanırken öğrenileceğini öğretmediler. Ben de kolayca razı oldum bana öğretilen bu yanlışlara. Insan, kendi bulurmuş doğru yolu. Ben bulamazdım. Bana, başkalarına gösterdikleri basmakalıp yolları öğrettiler. Başka türlü bir itina ile tutmalıydılar beni Daha fazla değil, farklı. Normal bir insan olmaya zorladılar, bana boş yere vakit kaybettirdiler. Olmayınca da, anormal dediler. Ben de kendimi anlamadım: bütün hayatım boyunca normal bir adam olmaya çalıştım.
Sayfa 611Kitabı okudu
sözlükte baktm. BİLİNÇALTI: Bilinçte henüz yer almayan türden zihinsel etkinlikler; örnek, arzuların bilinçaltındaki çarpışması.) Dahada bişeyler yazıyodu ama ne oldunu anlamadım. Benim gibi zor anlayanlar için hiç iyi bi sözlük deyil bu.
Koridor Yayıncılık
Jileti aldım. Alnımın iki yanında atan iki küçük damarı bir çırpıda kestim. Kanın bir kısmı kaşlarımın arasına girip orada kurudu, diğer kısmı ise ufacık yollara ayrılarak yüzüme yayıldı. Alnıma bastıra bastıra Vukuat yazdım jiletle. Herşeyi duydum, ama hiçbir şey anlamadım.
Aşk mı yoksa hayaller mi daha güzel?
Küçük, utangaç ve ürkek bir kızken kimse hiç kimse anlamadı. Bana en yakın olan siz bile anlamadınız. Belki kendim bile anlamadım. Şimdi sık sık bunu düşünüyorum. Ve o zamanki kendimi anlamıyorum. Çünkü mucizelere inanan, gerçekliğin ilk nefesiyle uçup gidecek olan narin, küçük beyaz çiçeklere benzeyen düşleri olan bir kızın yüreğini kadınlar
Reklam
-Ben sosyalistim Karamazov, tepeden tırnağa bir sosyalistim. -Sosyalist mi? diye güldü Alyoşa. Ne zaman becerdiniz bunu? Yanılmıyorsam daha on üç yaşındasınız. -Bir kere on üçünde değil, artık on dördündeyim; iki hafta sonra on dördüme basıyorum. İkincisi, yaşımla bunun ilgisi ne anlamadım, iş yaşımda değil, düşündüklerimde, öyle değil mi?
Sayfa 736Kitabı okudu
Sonra şöyle dedi Carlson: "Bu ikisinin canı niye sıkkın, hiç anlamadım ben."
Sayfa 126Kitabı okudu
Sabiha Yavuz: "Yaşım 90 oldu. Hiçbir şey anlamadım bu hayattan. Yoksulluk çektik. Yalnızlık çektik. Buraya geldik yapayalnız kaldık. Erkekler gene kah­veye çıkardı. Biz hep evde kalıyorduk. Kadınlar daha çok çekti. Evden işe, işten eve. Yoksulduk. Nalın giyerdik. Onu da lastiği kopmasın, eskimesin diye elimize alır, yalın ayak yürürdük. Üzüntüden başka hiçbir şey anlamadım ben bu ömürden!"
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.