Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
320 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Kadınları hiç anlayamamıs ve aşkı ile geçmişi arasında boğulmuş bir karakter yaratmıs kadın yazarın kitabını okuduk. Oysa ne kadar şiirsel başlamıştı kitap, vay be müthiş bir aşk hikayesi okuyacağız herhalde dedim. Üstelik köprü metaforunu ne kadarda güzel aktarmıştı yazar, Ayakları olmayan asla kavuşturmayan köprüler… Hiç tahmin ettiğim gibi olmadı malesef. Hatta okurken, Halid e sinir oldum acıkcası. Ziyad ile sevdiği kadını tanıstırdığında aralarında birşey olacagını bıle bile bu acıyı yasamak istedi. Bu nedenle ta en baslarda arkadasından bahsederken onu kıskandıgını belırten ıfadeleri vardı. Belkide bedeninin engellinden ya da yaş farkından dolayı hep bir engel gördü aşklarında. Ama anlatırken sevdiği kadını suçladığını hissetttim. Hatta genel olarak kadınları suçlayan ifadeler vardı. Yazar doğduğu coğragyanın etkisinden mi böyle yazmış yoksa erkek karakteri konuşturduğu için mi böyle yazmış diye sorguladım. Aşkını anlattığı sayfalardan ziyade, ülkesini anlattığı sayfalar daha çok ilgimi çekti. Ülkemizle pek çok benzerliği bulduğum batılılaşma, dinin göstermelik uygulamaları, kültürün yok olması gibi notlar aldım. Dolayısıyla katkısı olan bir okuma oldu benim işin günün sonunda, tüm aşk meşk mevzularına rağmen.
Bedenin Hafızası
Bedenin HafızasıAhlam Mosteghanemi (احلام مستغانم) · Nemesis Kitap · 202140 okunma
40 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba Bugün sizlere Librum Çocuk yayınlarından Bahar Sevinç Kızılırmak kaleminden Düşkıran kitabı ile geldim. Düşkıran bir çocuk kitabı ve serinin ilk kitabı, 39 sayfadan oluşan sizi düşler alemine götüren keyifli bir yolculuk. Kızlarımdan önce hemen ben okudum kahvemin yanına eşlik etti.Kapat tasarımı,kurgusu,anlatımı,akıcı kalemiyle bir yetişkin olarak olurken merakla okudum keyif içinde eminim ki çocuklarında çok severek heyecanla okuyacaklarına. Nehir,Yaprak, Rüzgar ve Güneş bir düşkıran adaylarıydı. Okulları bitiyor ve yetenek seçimi yapmaları gerekiyordu ve o güçler var olan düşkıran yeteneklerine eklenecekti.Hız,güç ve hayvanlar ile konuşma isteyen istediğini seçiyor ve o güce sahip oluyordu. Düşkıranlar ormanda yaşıyorlar ama ormanların yok olmasıyla onlarında nesilleri azalmıştı. Nehir seçim yapacağı gün ormanda yaralı bir karga bulur işte her şey ondan sonra farklı bir şekilde ilerler. Nehir ve arkadaşları neler yapacak,hangi güçleri seçecekler,düşkıran olduktan sonra başlarına ne gelecek ve kargadan öğrendikleri hikaye neydi? Geçmişin gizemi nasıl ortaya çıkıyor? Bu harika macerayı hem sizin hemde çocukların çok severek okuyacağından eminim Ben devam edecek yazınızı görünce ayrı sevindim macera devam ediyor.Ben size kitabı anlatırken kızım okumaya başladı bile “Ama insanların bilmedikleri bir şey vardı;o da düşlerinde bir sınırı olduğu…” “Düşünmek başka yaşamak başka.” “Neden bir insan kendini mutsuz eden bir hayatı yaşamakta ısrar eder,anlamıyorum.” “Sorarım size düşkıran kardeşlerim ve hocam,kendimizi değişimlere kapatıp hiç sorgulamazsak bağnazlaşmış olmaz mıyız?”
Düşkıran
DüşkıranBahar Sevinç Kızılırmak · Librum Çocuk · 20236 okunma
Reklam
72 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Grapon kağıtlarının arka kapağında şöyle yazmış Madak, "Bu kitapta yer alan şahıs ve mekanların gerçekle alakaları tamdır. Kahramanları hep yanlış ata oynayanlardır. Kediler, kadınlar, muhabbet kuşları, gözyaşları hepsi sahiden vardır ve bir dönem yaşamışlardır." Şu satırların güzelliğine bakar mısınız? Didem Madak şiirlerini okurken neyle karşılaşacağımızı bilemiyoruz. Bazen aşka bazen acılarına bazen annesine bazen de dostlarına yönelik mısralarına denk geliyoruz. En çok annesiyle ilgili olan şiirleri beni etkiliyor. Bazen de aşkla ilgili olanlar. Şairlerin, yazarların hayatlarını araştırınca eserleri gözünüze daha farklı gelmeye başlar. Sadece kitabı okumazsınız, o yazarın/şairin o satırları yazmasına neden olan yürek yangınını da bilerek okursunuz aslında. Didem Madak'ın şiirleri okuduğum şiirlerden çok farklıydı ama tam ihtiyacım olandı sanki. Evet, her şiirde yaşanmışlık vardı elbette ama Madak'ın satırlarında beni etkileyen apayrı bir ruh vardı. İnsan hissetmeden yazamaz bana kalırsa ve bu yüzden Madak'ı okudukça şunu sordum kendime, "neler yaşadı da şair oldu? ne hissettirdiler de kaleme kağıda sarıldı? bu satırları yazmasına sebebiyet verecek derecede nasıl yaraladılar onu?" Şiirlerinde hayal kırıklığı, yenilmişlik, yorgunluk, acı, ölüm, ölüme rağmen yaşamak... Ama bunları anlatırken sokaklara çıkarır sizi. Günlük hayatı anlatır şiirlerinde, hislerle yoğurur. "Bazen ölmek istiyorum Beni yeniden doğurman için"
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214,1bin okunma
243 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yedi Kilise
Yazarın okuduğum bu üçüncü eseri ki hepside içerisindeki kurguda anlatmak istediği bulguları başarılı olarak işlenmiş olarak gördüm. Her eserinde Doğu bölgelerinde coğrafi koşullarını okurken hissettirip , görmediğimiz yerleri ve özelliklerini yaşatacak, halkın sevecen hallerini anlatırken bir de yaşadıkları zorlu durumların farkına varılmasını
Yedi Kilise
Yedi KiliseSelami Çınarcı · Klaros Yayınları · 202036 okunma
237 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Kan Çanağı İnceleme: Baba tavsiyesiyle keşfedilen bir sahaf kitabı.
Tarihi fantastik kurgunun korku ve gerilimle birleştirildiği, kendi döneminin çok satanı. Babamın yıllar önce okuduğu ve bana anlatırken yüzündeki gülümsemeden almaya karar verdiğim, uzun yıllardır baskısı olmasa da ikinci eli rahatlıkla bulunabilecek bir kitap. Durum kısaca şöyle: İkinci dünya savaşı yıllarında geçiyor. Transilvanya dağlarındaki bir geçidi tutması emredilen Alman askerler oradaki bir şatoya konuşlanıyor ve bir vampiri uyandırıyorlar. Siz de haklarında hayırlısını okuyorsunuz. Neden hoşuma gitti? 1) Kitaptaki vampir karakter modern eserlerdeki saçma örneklerinden biri değildi. Onu gerçek dışı yapan etkenlere uygun şekilde işlenmişti ve tam olarak bu yüzden gerçek hissettiriyordu. Bir vampirin, yani yüzlerce yıl yaşayan, insanı besin olarak gören, avcı yapısı gereği acımasız bir yaratığın liseli aşkı yaşamak yerine olması gerektiği gibi olduğunu görmek hoşuma gitti. 2) Alman ordusuna mensup gerçek askerlerin iktidar sayesinde ayrıcalık sahibi olmuş SS'lerle aralarındaki çekişmeyi okuduğum tek eserdi ve arka plandaki konuyu böyle ele alması bana hem gerçekçi geldi, hem de çok hoşuma gitti. 3) Anlatımın hiçbir özelliği olmamasına rağmen herif bir şekilde hikayeyi ve karakterleri iyi aktarmayı başarmış. Şimdi bile, olayların geçtiği yerleri sanki bir ekranda görmüş gibi aklımda şekillendirebiliyor, karakterleri sanki duymuşum gibi seslerinden ayırt edebiliyorum. Bu da hoşuma gitti.
Kan Çanağı
Kan ÇanağıPaul Wilson · Kelebek Yayınları · 199728 okunma
VAR MI SİZİN DE BÖYLE CİNNETLERİNİZ? “Deliler ile benim aramdaki tek fark, onların bunu kabullenmemesidir. Oysa ben biliyorum deli olduğumu.” diyor, sürrealist ressam Salvador Dali. Dünyanın büyük çoğunluğu onun deli olduğuna, geri kalanıysa dahi olduğuna inanıyor. Hem deli olmak, dahi olmaya engel mi? Ya da tam tersi; dehalar da bir gün
Reklam
444 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Gün Olur Asra Bedel
Kazak bölgesi olan Sarı Özek bozkırındaki tren istasyonlarından birinde ,Boranlıdayız. Emekli istasyon işçisi, yaşlı Kazanyap bir gece hastalanır ve ölür.İş arkadaşı- can yoldaşı Yedigey, Kazangap 'ın cenazesini hazırlar, Kazaklar için tarihi önemi olan Ana- Beyit mezarlığına defnetmek için yola çıkar. Arkadaşının vasiyetini yerine
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ketebe Yayınları · 202145,6bin okunma
407 syf.
7/10 puan verdi
·
197 günde okudu
Bu kitap Şevket Süreyya Aydemir’in aslında otobiyografisi. “Şunu yaptım, şurada doğdum.”dan ziyade, hikâyesini romanlaştırarak anlatmış. Hani İlber Ortaylı’nın “Bir Ömür Nasıl Yaşanır?” isimli bir kitabı var ya, işte bu başlığa layık bir ömür olarak Şevket Bey’i gösterebiliriz. Emrah Safa Gürkan da o dönemin insanlarını anlatırken nasıl hızlı
Suyu Arayan Adam
Suyu Arayan AdamŞevket Süreyya Aydemir · Remzi Kitapevi · 20213,459 okunma
136 syf.
9/10 puan verdi
Savaş bir insanlık suçudur. Peki hiç savaşmamak mümkün müdür?
Savaş konulu kitaplar genelde cephenin içinden anlatılsa da
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
aslında, mücadelenin büyük bölümünü de savaşın ardındakilerinin verdiğini gösteriyor bize. Savaşa gönderdiği eşi ve 3 oğlunun şehit haberini alan Tolgonay’ın acısı çok büyük. Anlattığı kadarına ve onu anlayabildiğimiz kadarıyla acılarına ortak olmaya çalışıyoruz. Kayıplarının
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,4bin okunma
384 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir Toplumun Çöküşü ve Kadının Direnişi
(The Handmaid's Tale), Margaret Atwood tarafından 1985 yılında yazılmış bir distopya romanıdır. Kitap, totaliter bir rejim altında yaşayan ve kadınların sadece üreme amaçlarıyla kullanıldığı bir toplumu konu edinir. Hikaye, yakın gelecekte Amerika Birleşik Devletleri'nde geçer. Kitap, bu yeni rejimi "Gilead"
Damızlık Kızın Öyküsü
Damızlık Kızın ÖyküsüMargaret Atwood · Doğan Kitap · 201911bin okunma
Reklam
Hayatınıza bir şeyleri çekmek istediğinizde, davranışlarınızın arzularınızla çelişmediğinden emin olun. Buna dair en müthiş örneklerden biri de, "Sır" da yer alan öğretmenlerden biri olan Mike Dooley tarafından "Leveraging the Universe and Engaging the Magic" (Evreni Harekete Geçirmek ve Sihirle Buluşmak) adlı sesli kurslarında
Sayfa 122
80 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Merhaba arkadaşlar. Hepimize günaydınlar. Kolay, sakin, huzurlu geçen bir gün ve hafta olmasını dilerim. Bugün tarihimizin en kutsal günlerinden, milletçe kutsal direnişimizi tüm dünyaya kanıtladığımız 18 Mart Çanakkale Zaferimizin de yıl dönümü. Bir avuç Türk’ün dünyaya meydan okuduğu gündür. Hepsinin ruhları şad olsun. Not: dün sözde nevroz adı
Oyun
OyunJack London · Yordam Edebiyat · 20191,268 okunma
952 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.