Onlar size yabancılaştı, siz de onlara, bunun nedeni ne? Neden bir araya gelıp ikı kelime konuşamıyorsunuz? Annelere şunu haykırmaya geldim: "Neden kızlarınız sizinle konuşamıyor, siz neden kızlarınızla konuşamıyorsunuz? Neden farklı dillerden, farklı dünyalardan konuşuyorsunuz? Teneffüs ettığınız hava neden aynı değil? Ne o sizin için söz dinleyen ve itaatkår bırı, ne de siz onun için mantıklı ve çekıcı bır nasihat edici." Babalara haykırmaya geldim. "Çocuğunuz ahlaksız biri olarak değil, itikadi deliller ve mantıklı sebeplerle sizden uzaklaştı. Çocuğum dedığınız kışı sıze yabancılaştı."
İslam'ı bilen, tarihten haberi olan ve son iki asırda Batı dünyasının sömürüsünü ilmi olarak araştıran herkes şunu iyi bilir: Islam, kendi tarihi boyunca uykuya dalmış ve geri kalmış toplumları uyandırıp harekete geçiren, yenilgiyi özümsemiş, zillet içinde yaşayan zavallı halklara izzet, şeref ve kudret bağışlayan bir din olduğunu göstermiştir. Ayrıca Islam sadece birtakım manevi duygu ve düşüncelerden, kalbi iman ve tasdikten ibaret bir din değil; aynı zamanda köklü, zengin ve doğurgan bir kültüre sahiptir. Batı'nın kültürel sömürü ve istila projesinin önündeki en büyük engel de Islam'ın bu kültür bilincidir. Bu nedenle on. lar toplumumuzun ilerlemesinin önüne geçmek ve aydınlarımızın kültürel faaliyetlerini boşa çıkarmak istiyorlar. Zira fikri, itikadi ve psikolojik sömürü ve saldırılar karşısında eli boş, dirençsiz, tarihi asaletten, insanı değerlerden ve ruhu özgürlükten yoksun bir şahsiyet olmaları gerekir ki ram olsunlar, boyun egsinler, kancaya takılsınlar ve en önemlisi "kültürel kimlikten mahrum kalsınlar.
Reklam
Miras yoluyla gelen, mevcut geleneksel dine inanan veya inanır gibi görünen birçok kimse, ben ve benim gibilerin düşünce ve değerlendirmelerini eleştirirler. Öyle ki sadece din ile ilgili düşünce ve tahlillerimizi eleştirmekle kalmazlar; en ufak bir şeyi dahi gözden kaçırmazlar. "Neden kıravat takıyorsun? Niye sakalını kesiyorsun? Neden konuşmalarında yeterince salavat getirmedin? Kitaplarında neden Ali geçen her yerde 'Aleyhisselatu vesselam' ve Peygamber'in adının geçtiği her yerde 'Salavatullahi aleyhi ve âlihi ve sellem' yazmadın?" gibi.
Miras yoluyla gelen, mevcut geleneksel dine inanan veya inanır gibi görünen birçok kimse , ben ve benim gibilerin düşünce ve değerlendirmelerini eleştirirler.
Kuran'ın takipçileri onunla konuşmayı, ruhunu, fikrini ve sözünü bırakıp şekline kulluk etmeye başladıkları günden itibaren Müslümanlar hurafelere tapmaya başladı ve toplumsal gerileme, fikri donukluk, dini taassup, ilmi, iktisadi ve siyasi gerileme ile karşı karşıya kaldı.
Ey sözde aydın kardeşim! Kur'an'ı avamın bildiği gibi bilmemeli, onların anladığı gibi anlamamalı. Onu bir kitap gibi açmalı, okumalı, düşünmeli ve tarihteki etkisini araştırmalı. İşte o zaman bu kitabın düşünce, özgürlük, adalet, güç ve kudret kitabı olduğu anlaşılacaktır.
Reklam
Sen Kur'an'ı açmadan, okuyup düşünmeden, kavramadan reddetme ve inanmama hakkına sahip değilsin!
Neden bu neslin, bu çağın ıslah olması için dua etmekten başka bir şey gelmiyor aklınıza? Neden başka bir şey yapmıyorsunuz?
“ Biz bugün zahiren kimseye bedavadan çalışmıyoruz, güya Özgür olduk ve kölelik diye bir şey kalmadı artık! Fakat seninkinden daha da kötü bir kadere , daha kötü bir köleliğe mahkum olduk. Düşüncelerimizi köleleştirdiler, kalbimize gem vurdular, irademizi teslim aldılar ve bizi dışarıdan özgür görünen bir köle gibi yetiştirdiler.”
“Zira değerler genellikle az konuşulan, pek söz edilmeyen şeylerden mevcuttu. Çünkü değerler ya gizlenir ya da kötülenirdi.”
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.