Bu dünyada bütün güzel şeyleri hak eden bir sen varsın anneciğim...
Anne
Hayat yolunda benim için umudun adı da baharın sesi de sensin Anneciğim ❤️ Sen benim tanıdığım en güzel savaşçısın. Yeşil gözlerine hayran olduğum, kitap yazdığım kadın. 😍🍀 Yolun kendisi de sensin. Hayat yolunda verdiğim her kavgam da senin için. Seninle yaşamak için. Seni yaşamak için. Hep yanımda ol... Hep elimi tut. Her düştüğümde kaldır. Bak sen üzülme diye içime ağlamayı öğrendim ben son 3 yıldır. Yeter ki sen üzülme, yeter ki sağol, yeter ki sağlıklı ol. Umudun sesi, baharın kokusu. Dünyada Cennet'imin adısın sen. 4 harf yan yana gelince daha önce hiç bu kadar değerli olmamıştı.
ANNE ❤️🍀
Anne ve babamıza isimleri ile hitap etmemeli, Kur’an-ı Kerim’de zikredildiği gibi mümkünse
“Anneciğim”, “Babacığım” diye hitap etmeliyiz.
en küçük bir suçlamada bulunmak
Franz Kafka 
Dönüşüm sy. 66 alıntı: Kız kardeşi: "Sevgili anneciğim, sevgili babacığım," dedi ve söze başlamak için masaya vurdu, "Bu böyle devam edemez. Bunun belki farkında değilsiniz; ama ben farkındayım. Bu canavarın önünde ağabeyimin adını telaffuz etmek istemiyorum ve bu yüzden sadece şunu söylüyorum: Ondan kurtulmaya çalışmalıyız. Elimizden geldiğince ona bakmaya ve tahammül etmeye çalıştık, hiç kimse bize bu konuda en küçük bir suçlamada bulunamaz."
en küçük bir suçlamada bulunayım küçük hanım. siz kabullendiniz! en büyük suçunuz budur. maskeli "iyilikleriniz" sizi masum yapmaz. iyilik olarak yaptığınız gerçekten iyilik miydi küçük hanım? gregor böcek olduğunu düşünürken ona böcek gibi davranmaya devam etmekten başka ne yaptınız? onun insanlıktan çıkmasına yardımcı olmaktan başka ne yaptınız? kabullendiniz! sizin bu canavarlığınız önünde insanlığı telaffuz etmek istemiyorum ve bu yüzden sadece şunu söylüyorum: bu kitabı bitirmeli ve sizden kurtulmalıyım. elimden geldiğince sizi anlamaya çalıştım, hiç kimse bana bu konuda sizin haklı olduğunuz görüşünü savunmasın.
küçük keremden annesine bir mektup
Beni alıp karnına sakla anneciğim
Hiç doğmadan durayım
Dünyaya gelince acılarım olacak benim
Çoğalıp senin acılarına katılacağım
Bana hep katlanmak zorunda kalacaksın
Beni alıp karnına sakla anneciğim
Nasıl olsa babamı görmeyeceğim.
Anne babam nerede benim diye sormaya kalksam
Sus konuşma kızdıracaksın şimdi onu diyeceksin.
Beni sen bile
Anneciğim, neredeydin?
Uçabileceğini öğrenmiş yavru bir kuş misali
Atarken ilk adımlarımı mutlulukla,
Büyük bir gururla sallanarak durdum orada.
Ağzım kulaklarıma varmıştı ama
Seni bulamadım arkama baktığımda.
Anneciğim, neredeydin?
Okulun ilk günü, bindirildim
O gürültülü, tangır tungur otobüse.
Çocukların toplandığı, ebeveynlerin onları
Günaydın..
Bazen insanlar "Seni Seviyorum" demese de olur. Ben kokusunu seviyorum diye çiçek toplamış anneciğim bana daha ne olsun 🤗 Varlığına bin şükür 🤲
Kechiring meni onajon, dost deb bilibman shaytonni.
Qumdan qasr quribman, to'zib ketdi shamoldan.
(Özbekçe)
Anneciğim af et beni, şaytanı kendime dost bilmişim
Kumdan kale kurmuşum, rüzgarın gelmesiyle yerle bir oldu, gitti.
ANNEYİ ÖLDÜRMEK SURETİYLE KARISINA DERS VERMEK
Qingshan komününde dört kişilik bir aile yaşıyordu: Anne Wang, oğul Wang, karısı Tarçın Çiçeği ve küçük oğulları.
Bay Wang, bölgenin tarım makineleri fabrikasında çalışıyordu. Anne Wang ile gelini Tarçın çiçeği arasındaki ilişkiler, havadaki pozitif ve negatif elektrik yükleri arasındaki ilişkiye benziyordu.
Bir araya geldiklerinde şimşekler
