Biz kadınlar,
Camdan büyük bir fanusun içindeyiz
Korseden sütyene mahpus yaşarız
Namus diye biri karar verir;
başımızı örtmemize,
eteğimizin uzunluğuna.
Pantolon yasaktır bize
Tahrik edermiş erkekleri.
Çocukken annem bana "seni istemiyorduk da oldun işte" derdi. Kendimi sanki istenmeden alınan bir eşya gibi hissederdim😊 hep annemin babamın gözüne girmek için çabalar sarfettim amacım bu dünyaya getirdiklerine pişman olmasınlar diye uğraşmaktı onları memnun etme çabası.Sonra büyüdükçe bu alışkanlık haline geldi anne,baba,kardeş, arkadaş,eş,evlat ve bütün insanlarla ilişkilerde bu kendimi insanları mutlu etmeye gayret etme çabasına dönüştü, bunun çok yorucu birşey olduğunu farkettiğimde iş işten geçmiş yıpranmış ve yorgun buldum kendimi. Umarım 40 yaş başkalarını memnun etmeye yetmiştirde kalan hayattada kendimi memnun ederim😊.Lütfen çocuklarımıza söylediğimiz kelimelere dikkat edelim bu onların hayat tarzı olabilir.Saygılar...
Çocukken ne zaman bir mezarlığın yanından geçsek
annem hep “ mezar taşlarının üstündeki yazıları okumak
unutkanlık yapar .” derdi.
Yaşamak unutmaktır. Yaşayamadığımızı bazen bize
annelerimiz hatırlatır.
Annem hep abilerimi sevdi evde güzel bir yemek olunca sen yeme onlar erkekler onlar yesin derdi sorarsanız oda annesininden öyle görmüş ama ben öyle olmuyacağım, Allah nasip eder ve çocuklarım olursa onları kız erkek ayrım yapmadan seveceğim.
Annemin bir sözü vardı derdi ki ağır sözlerin yanında hafif kalma! yaşadıkça anlam kazanan baktıkça yeniden yorumladığım bir sözdü bu,demekteydi ki "ağır söz söyleyeceksen sorumluluğunu al ,ağır söz işiteceksen de kalbini güçlendir" demekti annem de biliyordu büyüyünce buna ihtiyacım olacağını...
𝓔𝓵𝓲𝓯𝓮 𝓪𝓲𝓽...
" Kuşlar anlatır mı? dedim. " Tabiî anlatır," dedi, " çocukken annem sen bugün mektepte hocaya dilini çıkarmışsın! Ayıp değil mi sana? derdi. Yalan vallahi anne, derdim, sana kim söyledi. Bana bir kuş söyledi, derdi.