Bir daha anneme asla ama asla, kötü davranamayacaksın!
"Gidelim, " dedi Jamie. "Köpek kalıyor, " dedim. "Kalamaz. Anneme söz verdin. " "Köpek de benim, ev de benim, karar da benim. " "Köpek senin değil ama. " "Olacak. " "Bu köpek bela. Delinin teki. " "Tarzı olan bir dövüşçü o. Tek bir yumruk bile sallamadan kazanıyor. " "O dövüşçü değil, Baba. Tecavüzcü. " "Kalıyor. "
Reklam
Yeniden Merhaba Diyeceğim Güneşe Yeniden merhaba diyeceğim güneşe Gövdemde akan nehirlere Bulutlar gibi uzayıp giden düşünceme Benimle birlikte kuru mevsimlerden gecen Bahçemdeki ağaçların hüzünlü büyümesine Gecenin kokusunu hediye eden kargalara Yaşlılık biçimim olan ve aynada yaşayan anneme Tekrarlanan şehvetimle döllenen yeryüzüne Yeniden merhaba diyeceğim Geliyorum, geliyorum, geliyorum, Saçlarımla: Yeraltı kokularının devamı Gözlerimle: Karanlık tecrübesiyle Duvarların ötesinden kopardım dallarımla, Geliyorum, geliyorum, geliyorum, Ve aşkla dolu avluda bekleyen kıza Yeniden merhaba diyeceğim.
Çünkü yaşamak demek (hiç değilse benim için) beklemek demektir bir bakıma.
Herşey uzaklaşıyor benden, Anne. Yaşadıklarımın gerçekliğine bile inanmak zor.
Herkesin hayallerinden söz ettiği bir akşam Marta birden anneme, "Kadınlar bir adamı sevip sevmediklerini nasıl anlarlar?" diye sordu. Sorularımıza her zaman büyük bir ciddiyetle cevap verdiğini ancak yıllar sonra fark ettiğim annem bu kez gülümseyerek cevap verdi: "Çok basit. O adamı gülünç durumlarda hayal etmesi yeter. Örneğin, bir kerpiç duvarın üzerine çıkmış, şarkı söylerken... Bu sınamayı geçebiliyorsa ve itici gelmiyorsa, o adamı gerçekten seviyor demektir."
Sayfa 155Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.