irem

irem
@annihilation
Sıkı Okur
here's to the fools who dream. ୨♡୧
68 syf.
·
Not rated
‘’Sana, beni asla tanımamış olan sana.’’ Bilinmeyen bir kadının, mektubunun başında yazdığı gibi bu hitap, bütün kitabın hatta bütün bir hayatın özeti niteliğinde. Bu hitabı ilk okuduğunuzda, dudağınızın kenarından ince bir gülümseme geçiyorsa hayatınızın bir döneminde de olsa  bu cümle sizin de benim gibi ya kulağınıza çalınmıştır ya da bir şekilde gelip dokunmuştur yüreğinize. ‘’Çünkü yeryüzünde hiçbir şey kuytuluklardaki bir çocuğun fark edilmeyen sevgisiyle karşılaştırılamaz.’’ Daha küçücük bir çocukken başlayan ve yetişkin bir birey olana kadar devam eden tek bir kişiyi sevme hâlinin getirdiği sevgisini sessiz sedasız ve tek taraflı yaşamış olmanın yükünü bilenler bilir. Kitap bize bu duygular etrafında ‘’mutlak aşk’’ ile ‘’saplantı’’ arasında gidip gelen bir karakteri içten içe sorgulatıyor. ‘’Elinin değdiği kapı tokmağını öptüm, dairene girmezden önce fırlatıp attığın bir puro izmaritini çaldım ve onu, dudakların değmiş olduğu için, artık kutsal bir nesne saydım.’’ Bazen âşık olunana fark ettirmeden ondan alınan bir nesne bazen onun geçtiği yollardan geçme bazen de sabahlara kadar tutulan nöbet… Platonik bir aşkın gölgesinde kendi anılarını yaratan birinin kendini avutma biçimlerinden başka nedir ki? Bunun adına ister saplantı diyin ister aşk, her birimizin cevabı kendine özgü olacaktır. Bu yüzden Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu’nu okuyan herkes gibi siz de ilk okuduğunuzda yer yer kızacak, öfkelenecek hatta belki  üzüleceksiniz. Ben ise bilmeyen tek bir kişi kalmayıncaya kadar bahsedeceğim ve hangi tarafta olacağınıza siz karar vereceksiniz…
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226.3k okunma
Reklam
160 syf.
·
Not rated
Bu kitabı okurken öğrendiğim bilgiyi paylaşarak başlamak istiyorum. Yazarımızın ikinci ismini öğrendim ve neden hiç zikredilmediğini merak ettim, yazarımızın ismi "Ömer Zülfü Livaneli' dir. Kitapta geçen hikayeden kısaca bahsedelim: Mardin'de doğmuş ancak İstanbul'da yaşayan kendi toprağıyla irtibatı uzun süre olmamış, batılı
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2017100.1k okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
Film seyretme konusunda bayağı tembel olduğumdan ötürü okumak daha kolay daha eğlenceli geliyor. O yüzden okudum. :) Dört katı kural (disiplin, onur, gelenek, mükemmellik) üzerine kurulu bir okulda aykırı bir ses olan Öğretmen Keating'in öyküsü olduğunu düşünüyorum bu kitabın. Sessiz bir başkaldırı. Yıkıcı değil, iyileştirici amaçlı.
Ölü Ozanlar Derneği
Ölü Ozanlar DerneğiN. H. Kleinbaum · Nokta Yayınları · 200326.4k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
·
Not rated
Kitabı bitirdikten sonra aklıma şu soru takıldı. İnsan ne için yaşar ve çalışır? Hiç bunu düşündünüz mü? İnsan öncelik temel ihtiyaçlarını giderebilmek ve daha sonra da daha iyi yaşayabilmek için çalışır. Bunlar için çoğu insan her gün saatlerce işlerinde tüm sıkıntılara katlanır. Ama bir de düşünün her gün sabahtan akşama kadar çalışıyorsunuz.
İnsancıklar
İnsancıklarFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 202362.6k okunma
544 syf.
·
Not rated
İnsan Manzaraları adı boşuna değildir. İnsanlığın dünyası insanlarla kavranabilir ancak. Onlardır bu dünyayı yaratan ve oluşuna katılan. Nazım Hikmet, bilinçli ve büyük bir şairin yolunu izleyerek somut tikelden soyut genele doğ­ru açılan bir hareketin şiirini kurar. Manzaralar bu yüzden yalnızca anlatılan bir hikaye olmaktan kurtulur. Bir im’dir bu şiirin bütünü: İnsanoğlu sensin dünyayı değiştirecek.
Memleketimden İnsan Manzaraları
Memleketimden İnsan ManzaralarıNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20116.4k okunma
Reklam
Reklam