Daha önce çok duyduğum ama bir türlü fırsat bulup tam olarak vakıf olamadığım bir karakterdi Gulyabani. Keşke daha önce okusaymışım dedirtti. Kitap o kadar akıcı ki okumaya geç saatlerde başlamasam 1 günde biterdi. Okurken hiç sıkılmadım. Olaylar o kadar yalın o kadar pürüzsüz anlatılmış ki sanki çok sevdiğim 400 sayfalık bir kitaptan tüm gereksiz betimlemeler, laf kalabalığı yapan cümleler çıkarılıp 200 sayfaya indirgenmiş gibi. Kitapta geçen doğaüstü varlıkların türk geleneklerine ait olması hikayeye daha da bağlıyor. Sanırım kitabın sonunu tahmin etmek zor değildi ama dediğim gibi benim daha öncesinde hiçbir fikrim olmadığı için ben şaşırdım. Kitap bittiğinde yüzümde kocaman bir gülümseme kaldı. İki günde bir solukta biten harika bir klasikti..