ANTİ-PEYGAMBER
Her insan, kendinin bir şey önereceği anı bekler.
Sayfa 12 - MetisKitabı okuyor
ANTİ-PEYGAMBER
“Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük biraz daha artar...”
Reklam
Anti - Peygamber
İnsanın seyri - ne mide bulandırıcı şey! Aşk - iki tükürüğün karşılaşması... Bütün duygular mutlaklarını salgı bezlerinin sefilliginden alırlar.
ANTİ-PEYGAMBER
Çöpçüsünden züppesine kadar herkes, cinaî cömertliğinin kesesinden harcar; hepsi, mutluluk reçeteleri dağıtır; hepsi, herkesin adımlarına yön vermek ister: Ortaklaşa hayat, bundan ötürü tahammül edilemez bir hale gelir; insanın kendi hayatı daha da çekilmez olur: Başkalarının işlerine hiç karışmadığı zaman kişi kendi işleri için o kadar endişe duyar ki, kendi “benliği”ni bir dine çevirir, ya da tersten havarilik yaparak “benliği”ni yok sayar: Evrensel oyunun kurbanıyızdır...
Reklam
ANTİ-PEYGAMBER
"Fiiliyatımızın kaynağı, kendimizi zamanın merkezi, nedeni ve sonucu zannetmeye bilinçsizce meyilli olmamızdadır. Reflekslerimiz ve gururumuz, teşkil ettiğimiz et ve bilinç parçasını bir gezegene dönüştürür. Eğer dünyadaki konumumuzu doğru olarak anlayabilseydik; eğer kıyaslamak, yaşamaktan ayrılmaz olsaydı, mevcudiyetimizin açığa çıkması bizi ezerdi. Ama yaşamak kendi boyutlarına karşı körleşmektir..."
Anti - Peygamber
Her insanın içinde bir peygamber uyuklar ve o uyandığında, dünyadaki kötülük biraz daha artar...
III Modernlik, Irkçılık, imha 2
Irkçılığın, özellikle de Nazi ırkçılığının tarihinde belirgin bir paradoks vardır. Bu, tarihteki en olağandışı ve en çok bilinen olayda ırkçılık, anti­ modernist duyguların ve endişelerin harekete geçirilmesinde bir araçtı ve görünüşte öncelikle bu bağlantı sayesinde etkili oldu. Adolf Stöcker, Dietrich Eckart, Alfred Rosenberg, Gregor Strasser, Joseph Goebbels ve Nasyonal Sosyalizmin diğer peygamber, teorisyen ve ideologları, Yahudi ırkının hayaletini eklemledikleri geçmişteki ve gelecekteki modernleşme kurbanlarının korkularıyla, modernliğin daha da ileri gitmesini önlemek için yaratmayı önerdikleri geleceğin ideal volkisch(halkçı) toplumunu birbirine bağlayan bir temel çivisi gibi kullandılar. Modernliğin habercisi olduğu toplumsal kargaşadan duyulan kök salmış korkulara hitabederken modernliği, ekonomik ve parasal değerlerin düzeni diye nitelediler ve volkisclı yaşam biçimine ve insan değeriyle ilgili standartlara yönelik bu acımasızca saldırının sorumluluğunu Yahudi ırkının karakterine yüklediler. Böylece, Yahudilerin safdışı edilmesi modern düzeni reddetmekle aynı şeymiş gibi gösterildi. Bu olgu, ırkçılığın esasen modernite öncesi karakterini, antimodern duygulara ilgisini ve bu duyguların bir aracı olmaya kısmen elverişliliğini gösterir.
Sayfa 89 - Sarmal YayıneviKitabı okudu
169 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.