68 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Bu eser taşra kasabasındaki akıl hastanesinde görev yapan kendini oldukça yalnız hisseden doktor ve üniversite eğitimi almış bilgili zeki fakat deliler hastanesine kapatılan bir delinin felsefik tartışmaları üzerine.Deli diye adlandırılan Ivan dmitric doktora çektiği acilardan bahsederken doktor ona öğüt vermeye çalıştı. Zweig'in de dediği gibi söz konusu başkalarının derdi olunca nasılda zeki ve nesnel oluruz. Ivan dmitric ise olayı çok güzel özetlemiş. Doktoru acıyla gerçeklikle tanışıklığının teoriden ibaret olduğunu belirtmiştir. Acıyı küçümsersiniz ama parmağınızı kapıya sıkıştirdiğınız vakit en yüksek perdeden inlersiniz! ●Elimizin altında kitaplar var ama bu canli bir sohbetin karşılıklı ilişkinin yerini tutmuyor. Bence kitaplar noktaya sohbet ise şarkı söylemeye benziyor.
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270,5bin okunma
72 syf.
9/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Şu hayatın adaletsizliğine bir türlü alışamıyorum. Benim yaşayıp yaşamamam değil mesele. İnsan olmanın en önemli yanı değil miydi başkalarının duygularına ortak olabilmek? Peki ya başkalarının ne yaşadığını anlayamayanlar insan mı, hatalı üretim mi yoksa? Yahut koşulların getirdiği bir sonuç mu? Nasrettin Hoca diyordu ya "bana doktor değil,
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270,5bin okunma
Reklam
Anton Çehov özetlemiş..
'Acıyı küçümsersiniz, ama parmağınızı kapıya sıkıştırdığınız vakit en yüksek perdeden inlersiniz.'
68 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
6.KOĞUŞ - Kitap İncelemesi
Kim kime göre ; neye göre ‘’Akıllı’’ . . . Kim kime göre ; neye göre ‘’Deli’’ . . . İçeridekiler (Akıl Hastanelerinde Yatanlar) mı ‘’Akıllı’’? Dışarıdakiler mi ‘’Deli’’? Deliler ülkesinde akıl, bir kusur sayılır; Akıllılar ülkesinde ise delilik anormal karşılanır. Her iki taraf da kendini “Akıllı” görüyor; her iki taraf da karşı tarafı
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270,5bin okunma
94 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Nuri Bilge Ceylan, Çehov hakkında şu cümleleri kurar: “Bana hayata nasıl bakmam gerektiğini öğretti. Tüm hikayelerini defalarca okudum. Ona göre her bir kişi bir hikayedir ve farklıdır. Dünyayı Çehov’un filtresinden görüyorum.” Shakespeare gibi yoğun bir şiirsellik yoktur Çehov’un oyunlarında. O, daha çok diyaloglar üzerinden karakterlerine; hayatı, insanları, bizlerin basit görüp önemsemediğimiz ayrıntıları sorgulatır. Martı oyununda ise yazar her şeyi şu cümlelerle özetlemiş aslında... “Üç kadın, altı erkek karakterin yer aldığı, manzaralı (göl görünecek arkada), dört perdelik bir komedi; bolca edebi lakırdı, az aksiyon, seksen kilo kadar da aşk...” Okumaktan keyif aldığım bir eserdi tavsiye ederim...
Martı
MartıAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 201620,5bin okunma
68 syf.
10/10 puan verdi
Nereden başlayacağımı bilmediğim bu denli bir kısa öykünün her sayfasında derin anlam içeren her Kelime ve tümcesinin üstünde birçok yorum, yapılabilecek olması ve kuşkusuz Çehov'un uzun mekan tasvirlerinin kusursuzluğu ki zaten okurken;kendinizi altıncı koğuşa hapsedilmiş gibi hissedersiniz.(Lenin'inde öyle söylediği rivayet edilir.). O yemeğin
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270,5bin okunma
Reklam
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.