Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kelimeler! Sadece kelimeler! Ne korkunçtu onlar! Ne kadar apaçık, canlı ve insafsızdılar! İnsan kelimelerden kaçamıyordu. Öte yandan kelimelerin ne incelikli bir büyüsü vardı!
Sayfa 23 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Tamam… tamam tamam seni şöyle kenara alalım biz
Soylular yönetimi kadar sağduyulu, güvenilir bir yöne­tim biçimi yoktur. Demokrasi üzerine kurulmuş hükümdarlık ya da cum­huriyet hem saçmadır hem güçsüz.
Reklam
Uluslar kendilerine karşın yine de büyük adamlar yetiş­tirirler. Bu yüzden büyük adam bütün ulusunu yenmiş de­mektir.
Çocukluğumdan beri yalnızlık duygusu. Aileye karşın, - özellikle de arkadaş çevresine karşın, - sonsuza dek yalnız­lığa yazgılı olma duygusu.
Cinayet üzerine çok görkemli imparatorluklar, yalan do­lan üzerine çok soylu dinler kurulabilir.
Reklam
Bu pis dünyada yolunu yitirmiş, kalabalıklar­ca itilip kakılmış, yorgun bir adamım ben; gözümün geride, geçmiş derin yıllara baktığında gördüğü yalnız yanılsama ve üzüntü, ileride gördüğüyse bir fırtına yalnız, içinde hiçbir şey bulunmayan, ne ders ne acı.
Rahip olağanüstü bir kişidir, kalabalığı olmayacak şeyle­re inandırır da ondan.
Erotik film, western ya da gangster filmi gibi değişmez kuralları ve tekrar tekrar karşımıza çıkan klişeleri olan bir tür oluşturmaz. Erotik film, mesajını iletebilmek için komediden tutun da, gerilime kadar akla gelebilecek her değişik anlatım biçimini kullanır; ifade yollan "apaçık gösterilen erotizmden", örtük, ima edici semboliz­ me kadar geniş bir yelpazeden yararlanır.
Newton apaçık bir şekilde batıl inançlarca yönlendirilen ilkeler doğrultusunda yıl ve yıl düzelttiği büyük bir geleneksel (aslında İncil’e dayalı) insanlık tarihi kitabı yazmıştır. Kepler ise sadece bir astronom değil, aynı zamanda bir astrologdur ve bu nedenle de Galile ve başka birçokları tarafından reddedilmiştir. Bu üç dev arasında batıl inançlarında en az dogmatik olan Kepler’di.
Reklam
Andolsun biz Mûsâ’ya apaçık dokuz mucize verdik. Haydi İsrâiloğulları’na sor; Mûsâ onlara geldiğinde Firavun ona, “Ey Mûsâ” demişti, “Senin büyülenmiş olduğunu düşünüyorum!” (İsrâ, 17/101)
Bir insan çarşıya çıksa, dünyanın süsünü görse ve sonra mezarlığa gidip tefekkür etse kalbi rikkate gelir. İkisi arasındaki apaçık farkı görür. İşte bunun sebebi kişinin olayların etkisi altında kalmasıdır. O halde senin yapman gereken; uzlete çekilmen, zikretmen ve ilimle meşgul olmandır. Uzlet kişiyi korur; tefekkür ve ilim ise insan için ilaçtır. Ancak ilaca başka şeyler karıştırmak onu faydasız kılar.
Gerginlikleri yumusatmak umuduyla ve insanlari adim adim "ulusal bir cemaat" e ait olduklari duygusuna dogru itme planyla bizlere iktidarin geçici olarak cemaatler arasinda paylagildigi söyleniyor. Ama sistemin mantığı bambaska bir yöne dogru kayıyor: "pasta" nin paylaşılması söz konusu oldugunda, her cemaatte kendi payının çok ince oldugunu, apaçık bir haksızlığın kurban oldugunu ileri sürme egilimi bas gösteriyor ve bu hosnutsuzluklar propagandalarinda sürekli işleyen politikacilar ortaya çıkıyor.
Hac-11
"İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah'a kıyıdan kenardan kulluk eder. Eğer kendisine bir hayır dokunursa gönlü onunla hoş olur. Şâyet başına bir kötülük gelirse gerisin geri (küfre) dönüverir. O dünyayı da kaybetmiştir, ahireti de. İşte bu apaçık ziyanın ta kendisidir."
687 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Neredeyse bir ay geçti okuyalı. Üzerine kaç kitap okudum, hatırlamıyorum ama bu kitaptan aldığım edebi zevki henüz başka bir kitapta bulamadım. Hayali bir karakter nasıl olur da psikolojimi etkileyebilir diye hala soruyorum kendime!.. Kitabın sayfalarında gezinirken gerçek dunya birden yok oluyor, yeni bir dünya beliriyor. Gerçek hayattan bir farkı yok. Raskolnikov'un ruhu ince bir felek çemberinden damıtılırken düşen her bir damla kendi ruhumda, bu yeni dunyada, yeniden filizlendi. Ruhumdaki sarsıntılar kalp ritimlerimi etkiledi. Ve nice duyguları birbiri ardınca kitap boyunca takip ettim. Tüm bunların yanında, hikayesi bir yana, insanı, insan olmanın tüm duygularını apaçık ortaya döküyor. İnsanların davranışlarını, fikirlerini ve iç muhtevasını anlatırken insan olmanın ne kadar basit ve aynı zamanda ne kadar zor olduğunu gösteriyor. Klasik bir sözle, işlenen bir suç ve vicdanda açtığı yara diyemiyorum. Bu kitap, bu klasik sözün çok ötesinde. Bana göre anlatılan suçun ve cezanın ilişkisi değil, insanın içindeki derin boşluk ve anlamsızlık. İşlenen suçların veya çekilen cezaların vardığı nokta, insanın anlam arayışı ve var olmanın getirdiği belirsizlik... Ruhunuzun maddeden ayrılıp belirsiz bir manevi alana girmesini istiyorsanız mutlaka okuyun derim. Keyifli okumalar.
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159,4bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.