Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Taşıyamıyordum, taşıyamaz oldum. Anlamak işim değil, anlatmak hiç, o da anlamazdan gelmek direnisinde usta. Neden taşıtayım, hele gönülsüzlük apaçık ortadayken."
Gözlerini açık tutmaktansa kırpıştırmaya alıştıranlar, çevrelerinde karmaşık durunlar görürler. Gözlerini açık tutanlar, daha ilk saat dolmadan çevrelerinde neler olup bittiğini apaçık görürler.
Reklam
261 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Aslında kitabı hem çok beğendim hemde çok sıkıldım. Çünkü çeviriden midir bilmem ama üslubu rezaletti. Bir türlü kitabın akışına kapılıp gidemedim. Sanırım bunun sebebi kitaba ödül aldıran alegorik anlatımdan kaynaklanıyor. Olaylar sanki hiç ilerlemiyor sanki hep aynı olaylar farklı betimlemelerle anlatılıyordu. Sonradan anladım ki aslında yazarın yapmak istediği tamda buymuş. Yazar, uzun benzetmeler ve karmaşık betimlemelerle aslında insanlığın ta kendisine ayna tutuyor. Masum kabul ettiğimiz çocukların bile uygun şartlar sağlandığında nasılda bir canavara dönüşeceği apaçık gözler önüne seriyor. Ben her ne kadar ilk okumada pek zevk alamasam da kitabı tekrar okuyunca daha bir güzelleştiğini fark ettim. Ne olup bittiğini anlamaya çalışıp durduğum ilk seferden sonra aslında neyin anlatılmak istediğini anlayınca kitap gözümde büyüdü ve hak ettiği yere Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık bir kitap haline geldi. Size tavsiyem eğer hala okumadıysanız ,okumak biraz sabır gerektirse de, kesinlikle en kısa zamanda okumanız olacaktır. Eğer okudunuz ve pek bir şey anlamadınız ya da benim gibi üslubunu beğenmediyseniz üzerinde biraz düşünmenizi bir kaç yorum okumanızı ve kitabı bu çerçevede tekrar gözden geçirmenizi tavsiye edeceğim kesinlikle kitaba bakışınız değişecektir.
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,6bin okunma
“Dünya, hiç kimsenin fark etmediği apaçık şeylerle dolu.”
Sayfa 102Kitabı okudu
İnsan madem ki ölecektir, bunun nasıl ve nerede olacağının önemi yoktur, apaçık bir şeydir bu.
Sayfa 103 - Can yayınlarıKitabı okudu
David Hume'un Din Hakkındaki Kuşkuları
Hume, mektubunun baş taraflarında, denemesinde Philo'nun kuşkuculuğu olarak sunduğu durum aslında apaçık kendi kuşkularıydı. Hatta diyordu ki ; "Şüpheler içimi sarıyor, onları dağıtıyordum, yine geliyorlar, yine dağıtıyordum, yine geliyorlardı; huzursuz bir İmgelemin Eğilime, belki Akla karşı sürekli savaşımıydı bu."
Sayfa 107Kitabı okudu
Reklam
Dinin ilkeleri ne olursa olsun, apaçık bir gerçek olan çürüme faktörüne rağmen ve mantıklarına aykırı gelse de, insanlar hâlâ ölüler toprağın derinliklerinde bir şekilde varlıklarını sürdürüyormuş gibi davranıyorlardı - belki rahat değil, hatta belki korkunç, ama yine de bir şekilde bir varoluş, bu durum yeryüzünde ayırt edici bir işaret kaldığı sürece devam ediyordu.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.