''(...)Yarım fersah ötede, ufukta, bir çiftliğin avlusunda, piramit biçiminde bir nesne gördüler. Yer yer kırmızı noktalarla beneklenmiş dev bir kara üzüm salkımı diyeceği gelirdi insanın. Normandiya göreneğine göre, kirişleri çakılı uzun bir direkti bu, üzerine hindiler tünemiş, güneşte kabarıyorlardı. ___''Girelim'' ___Pecuchet çiftçiyle
Sayfa 249 - CanKitabı okudu
Osmanlı Padişahları
Ali Canip Yöntem'in, liselerin dokuzuncu sınıflarında okutulan "Edebiyat" adlı kitabında bir kayıt, "... O aralık Abdülmecid tahta geçmişti. Bu, her Osmanlı pâdişâhı gibi gafil ve bîçâre bir adamdı..." Ali Canip Yöntem, câhil zamane dalkavuklarından birisi bulunsaydı, bu sözün belki o kadar ehemmiyeti olmazdı.
Reklam
Guy de Maupassant Roman Üzerine
Burada, asla ilişikteki romancığı savunma niyetinde değilim. Tam tersine, anlaşılmasını sağlamaya çalışacağım düşünceler daha ziyade Pierre ve Jean'da teşebbüs ettiğim psikolojik inceleme türünün eleştirisini gerektirecektir. Genel olarak Roman'ı ele almak istiyorum. Yeni bir kitabın çıktığı her sefer, aynı eleştirmenlerin aynı
Ama Alman ırkçılığını asıl etkileyen Gobineau'dur. Fransa'da sadece bir edebiyat ucubesi olarak görülen paradoksal düşünür, Wagner ve Chamberlain'in girişimleri sayesinde Almanya'da beklenmedik bir şansa kavuşmuştur. İnsan Irklarının Eşitsizliği Üzerine Deneme (1853) adlı eserinde ırklar arasında bir hiyerarşi oluşturur ve ayrı ırktan olanların çiftleşmelerine karşı çıkar: Bütün ırk karışmalarında, der, hep aşağılık ırklar üstün gelir. Dolayısıyla ona göre, çağdaş insanların gerilemesindeki ana neden budur. Irklar hiyerarşisinin en tepesine âri ırkı oturtur, ona göre bunun en kusursuz temsilcisi Almanya'dır.
KONUŞMALAR – I Bütün dünya ile birlikte Türkiye de büyük ve düşündürücü bir değişiklik içindedir. Çünkü bu değişiklik daha çok olumsuz yönlere doğrudur. Türkiye, çağdaş devlet olmaktan çıkmıştır. Devlet tarifi nedir? Bir vatandaş teşkilatlanmış bağımsız bir millet, değil mi? Türkiye bu tarife uymuyor. Bir kere bu vatandaki millet
Fransa’da çıkan bir anti-roman akımı var: hemen biz de Türkiye’de romanı öldürüp gömüyoruz. Batıyı ve bizi en iyi tanıdığını düşündüğümüz yazarımız “roman öldü yaşasın deneme” diyebiliyor.
16 öğeden 11 ile 16 arasındakiler gösteriliyor.