Bebek Aygen bütün geceyi sütsüz ve mamasız geçirdi. Ağlamadı. Ağlamanın faydası olmadığını anlamıştı; ağlamak sadece başkalarını deli etmeye yarıyordu. O gece, zaman geçtikçe, yaratıcılığını zorladı ve ağlama dışında bir kendini ifade etme yolu geliştirdi. Ellerini, ayaklarını olanca gücüyle yere vurmaya başladı. Yemek masasında oturmuş, sesini
Sayfa 72 - 5Kitabı okudu
Her iki bakımdan da bu antinomiler duruş noktalarını olduğu gibi yöntemlerini de daha yakından aydınlatacak, ve herşeyin çevresinde döndüğü başlıca noktayı ona dayatılan yararsız biçimden kurtaracak daha sağın bir eleştiriyi hak ederler. İlk olarak Kant'ın dört evrenbilimsel antinomisine kategorilerin şeması dediği şeyden aldığı bölümleme
Sayfa 146 - İdeaKitabı okudu
Reklam
_Şeytanla anlaşmak, yani Nevrotik kişinin kendi benliğinden vazgeçmesi, ruhunu satmasına karşılık gelmektedir. Psikiyatride bunu "kişinin kendine yabancılaşması" olarak adlandırıyoruz. Tıpkı bellek kaybı ve kişiliksizleşmede olduğu gibi kişi, kimlik duygusunu yitirmiş, kendine aidiyeti kalmamıştır. Sanki bir sis bulutu icindeymiş gibi
Sabir Rüstemhanlı, halkına, milletine, vatanına, diline, tarihine, yani bütün mukaddeslerine bağlı bir şair. Yunus Emre diyor ki: Söz ola kese savaşı Söz ola bitire başı Söz ola ağulu aşı Bal ile yağ ede bir söz. Rüstemhanlı da aynı hassasiyetle sözünü güzel kullanıyor: Yurdun azatlığı sözden başlanır Ürekden başlanır, gözden başlanır Sabir
Agâh Sırrı Levend'in mükemmel yazısı
MEHMET EMİN YURDAKUL'UN KİŞİLİĞİ Agâh Sırrı Levend Bir toplumda beliren yeni düşünce akımlarını, değişen edebiyat ve sanat hareketlerini, kendilerini meydana getiren nedenleri incelemeden, yalnız görünüşlerine bakarak açıklamaya çalışmak çok yanıltıcı olur. Kişisel bir heves ürünü gibi görünen bir eserin bile, sonradan yeni bir devrin
Gözlerini açtığı zaman oda gene karanlıktı. Sevgi’yi görmüştü. Onu eskisi gibi sevdiğini söylemişti. Sevgi’ye bakıyordu. Onun konuşmasını bekliyordu. Sevgi, başını önüne eğmiş düşünüyordu. Oysa, bir şey söylemesi gerekiyordu. Hikmet, ne sonuç aldığını öğrenmek istiyordu. “Ne diyorsun?” diye sordu Sevgi’ye. “Ne diyeyim?” diye karşılık verdi Sevgi.