Hz. Fâtıma bint Resûlillah (ra)
“Ey Ali! Gönlün bir tane, sevgin ise dört tane… Bir kalbe bu kadar sevgiyi nasıl sığdırdın?” Efendimiz (sas) … “Yâ Resûlullah! İnsan beyni bir tane olmasına rağmen onun sağ, sol, ön ve arka diye yönleri vardır. İnsanın kalbi de bir tane olmasına rağmen, kalbin de böyle yönleri vardır. Ben Allah’ı aklım ve imanımla, sizi ruhum ve imanımla, Fâtıma’yı insani canım ve nefsim ile, Hasan ve Hüseyin’i ise babalığın tabii icabı ile seviyorum.” dedi. İki Cihan Güneşi Efendimiz (sas) bu cevaba tebessüm etti ve: “Ey Ali! Bu sözleri sana kim söyledi, bu sözler senin sözlerin değil.” dedi. Ali: “Fâtıma” dedi. Efendimiz (sas) : “Fâtıma, benden bir parçadır; bu sözleri ancak Peygamber ağacının dalından alınmış meyvelerden biri söyleyebilir.” buyurdu.
Sayfa 296Kitabı okudu
“İnsanlara verecek bir şeyim yok!” Diyenlere: “Güler yüzün de mi yok?” diye sorar, güler yüzün bir sadaka olduğunu söylerdi.
Sayfa 458Kitabı okudu
Reklam
Güneşe göre bir zerre; ummana göre bir damla. Her damla ummandan bir parça ve her damlada ummanın bütün özellikleri var. Onun içindir ki iki cihan güneşi Muhammed Mustafa, ‘Kendini bilen Rabb’ini bilir’ buyurmuştur.
Ne demişti; "Allah her şeyi kendi nurundan yarattı. Allah' ın nuru bir umman, yaratılmış her şey onun dalgaları ve köpükleri. İnsan, yaratılmışların en üstünü olmak dolayısıyla Allah' ın tecellisine en ziyade layık olandır. Güneşe göre bir zerre; ummana göre bir damla. Her damla ummandan bir parça ve her damlada ummanın bütün özellikleri var. Onun içindir ki iki cihan güneşi Muhammet Mustafa, 'Kendini bilen Rabb' ini bilir' buyurmuştur. Nerede bir damla varsa ummana koşar. Her damla ummanı özler; her parça bütünü arar. Âlem Âdem içindedir, Âdem de âlem içinde. Dervişin marifeti kendini silmek deil kendini bilmektir."
Sayfa 222Kitabı okudu
•| Yorumdaki Açıklama Kısmını Da Okuyalım Mutlaka ❀
❍ Bir defasında dürüst bir genç Allah'ın Elçisi'nden olmadık bir şey istedi. İki Cihan Güneşi Efendimiz ona kızmadı. Kendisiyle sakin sakin konuşarak onu ikna etti. Bu ilginç olay şöyle meydana geldi: Bekârlık, bir delikanlıyı oldukça bunaltmıştı. Resûl-i Ekrem ﷺ in yanı na geldi ve ihtiyacını açıkça söyledi: "Ey Allah'ın
Ahmed b. Hanbel, Müsried, V, 256-257, n. 22564; Elbânî, Silsiletü'l-ehâdîsi's sahîha, I , 712-713, nr. 370Kitabı okudu
“Çok gülmeyiniz! Zira gülmenin fazlası kalbi öldürür”
Sayfa 223Kitabı okudu
Reklam
452 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.