DİN-YOBAZLIK: Atsız ilk olarak 1932 yılında, "Aynı tarihî yanlışlığa düşüyoruz” başlıklı yazıda din konusuna temas eder. Konuya bir tespit ve bir soruyla girer: "Bugün din hayatta birinci safta bir rol oynamıyor. Devlet dini bit kenara atmıştır. Fakat din, halk yığınları üzerindeki büyük nüfuzunu yapmakta devam ediyor. Ve Bolşevik Rusya
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
Reklam
Bozkurtların Ölümü'nde Zaman-Roman ile Tarihî Olayların İlişkisi: Olaylar 621'de başlar, 639'da son bulur. "Romanın Hikâyesi"nde Atsız, tarihe sadık kalacağını belirtmiştir. Gerçekten de romandaki ana olaylar, tarihte geçen olaylarla örtüşmektedir. Bunu göstermek için 621-639 yılları arasındaki Kök Türk tarihini özet
ATSIZ’IN HİKÂYELERİ: Hikâye, Atsız'ın sanatında en az yer bulan bölümdür. Ömrü boyunca sadece beş hikâye yazmıştır. Onların da dördünü 1931 yılında yayımlamıştır. 1941'de yazdığı beşinci hikâye ise Bozkurt dergisinin Temmuz 1941 tarihli 11. sayısında yayımlanmış, fakat bu sayıda dergi kapatılmıştır. Beşinci hikâye ancak 1966 yılında
Bir ilişkiye başlarken neden bazıları kendini olduğundan farklı gösterir? Neden maskeler takar?
Durun ve biraz düşünün. Ailelerinizin tanımladığı ilişkileri mi yaşıyorsunuz, öyle mi eşler seçiyorsunuz, yoksa sizi ve kendini mutlu edecek insanı mı arıyorsunuz?
Reklam
Hayatınızdaki kişiden beklentileriniz neler? Derinlerde bir yerde, ailenizin seveceği bir eş mi istiyorsunuz? Arkadaşlarınıza gururla gösterebileceğiniz birisini mi istiyorsunuz? Kendinize hayat arkadaşı olacak kişiyi mi, etrafa kendinizi ispatlamanızı sağlayacak kişiyi mi tanımlıyorsunuz?
Kişi çocukken zor bir hayat gördüyse, onun karşısına sevgi dolu, aşk dolu bir insan çıktığında, böyle bir ilişkinin olabileceğini düşünmüyor çünkü böyle bir gözlemi yok. Hayatında eski sorunları, evindeki travmayı, kırgınlıkları bekliyor.
Gerçekten çıkmazdaysanız ve bütün çabalarınıza rağmen bu ilişki yürümüyorsa, o zaman ayrılmayı düşünün. Ama önce ilişkinizi çözmeye çalışın. Ayrılık bir çözüm değildir.
Sizin için de durum böyledir. Hayatınızdaki insan belki size aynalık yapıyor, belki takılıp kaldığınız yeri gösteriyordur. Bu, hayatınızın birçok noktasında şifa bulmanızı sağlayacaktır. Sizi, size gösterecek birileri var! Ne mutlu size...
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.