Meşhur dizinin ağızlara pelesenk olmuş repliği, bu insanların sloganı olabilir: "Aman Ali Rıza Bey ağzımızın tadı bozulmasın!" Ama büyümek is- tiyorsan, tasavvuf ehlinin söylediği gibi hamken pişmek yolundaysan, konforunu bırakmalı, ondan vazgeçmelisin.
Şeyh Şamil
Tarih 1797 senesini gösterdiğinde Dağıstan'ın Gimri köyünde bir çocuk dünyaya geldi. Babası Avarlardan Muhammed, annesi Avar beylerinden Pir Budak'ın kızı Bahu Mesedu, çocuklarına dedesi Ali'nin adını verdiler. Ama bir tuhaflık vardı. Çünkü Ali sürekli hastaydı. Çevresi çocuğun sıhhat bulması için adının değiştirilmesini teklif ettiler ve bir de bu yol denendi. Bu geleneksel inancın etkisiyle ailesi Ali'nin adını Şamil (Şâmüil, Şemüil) olarak değiştirdi. Gerçekten de kısa bir süre sonra Şamil sağlığına kavuştu.
Sayfa 16
Reklam
Meşhur dizinin ağızlara pelesenk olmuş repliği: 'Aman Ali Rıza Bey ağzımızın tadı bozulmasın!..' Ama büyümek istiyorsan, tasavvuf ehlinin söylediği gibi hamken pişmek yolundaysan, konforunu bırakmalı, ondan vazgeçmelisin ... Bir şeyi yada insanı sadece sana zarar verdiği için değil, artık sana faydası olmadığı yada senin gelişimine farkında olmadan engel olduğu için de bırakabilirsin.
"Aman Ali Rıza Bey ağzımızın tadı bozulmasın" Ama büyümek istiyorsan, tasavvuf ehlinin söylediği gibi hamken pişmen yolundaysan, konforunu bırakmalı, ondan vazgeçmelisin..
Sayfa 178Kitabı okudu
Ene, nübüvvetin de firavunluğun da çekirdeğidir. Aslında insaniyet adına ne varsa, onun itici gücü ile ortaya çıkmıştır. O hem insanlık âleminin etrafına dal budak salmış nuranî bir tuba ağacının, hem de müthiş bir şecere-i zakkumun çekirdeğidir.İnsanı insanlığa, başarıya, doğruya ve hakka götürecek ipuçları da, azdırıp bir firavun haline getirecek tohumcuklar da Ene’de saklıdır.
Hasan Ali Yücel
"Biçemin olmadığı yerde ne mimari vardır, ne resim, ne de edebiyat" "Özü olanın, herhalde kendine has bir izi olur." Bu söz eskilerin "Üslûb-u beyan ayniyle insan" sözünün bir başka söylenişi gibidir. *****
Sayfa 120 - Edebiyatçılar DerneğiKitabı okudu
Reklam
Hasan Ali Yücel
***** Okuyup okutmak, işimiz bizim, Haram lokma kesmez dişimiz bizim, Her yerde bulunmaz eşimiz bizim, Biz yeni hayatın erenleriyiz!.. *****
Sayfa 117 - Edebiyatçılar DerneğiKitabı okudu
Selimî
***** Biz bülbül-i muhrik-dem-i gülzár-ı firákız Ateş kesilir geçse saba gülşenimizden (Biz ayrılık bahçesinin öyle yanık ve yakıcı öten bülbülüyüz ki Bizi serinletmek için gelen sabah rüzgâri gül bahçemizden gecse, ates kesilir, yanar.) *****
Sayfa 110 - Edebiyatçılar DerneğiKitabı okudu
Hasan Ali Yücel
Dem çekip dururuz, ayrıyız gülden; Bu fani dünyaya geldik, geleli! Hastayız nidelim, içten, gönülden; Ruhumuz sarhoştur, aşkımız deli. Hüsne dil bağladık geçtik güzelden, Sevmeyiz bu dehrin boş kavgasını. Yazımız böyleymiş, rindiz ezelden; Tutmayız ölenin bizler yasını. Sundukça sakimiz bize paynamei Mamur olur gönül, olsak da harap.
Sayfa 110 - Edebiyatçılar DerneğiKitabı okudu
Yakup Kadri
Yahya Kemal yalnız olgunluğa ermiş bir sanatçı değil, aynı zamanda olgunluğu olan bir ruhtur. O bize yalnız edebiyat dünyasında ufuk açmadı, duygu ve düşünce dünyasında da yeni yeni alanlar gösterdi. *****
Sayfa 107 - Edebiyatçılar DerneğiKitabı okudu
241 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.