Hiong-nu İmparatorluğu’nun merkezi Moğolistan’ın kuzeyindeki Orhon ve Selenga bölgelerinde bulunuyordu. Daha sonraları Türkçe “Ötüken” adıyla tanınacak olan bu yer, sırasıyla V ve XIII. yüzyıllardaki ilk bozkır imparatorluklarının, tarih sahnesindeki ilk Türklerin, sonra Juan-juanların, Uygurların, Kırgızların ve nihayet Cengiz Han Moğollarının “özyurdu” olarak kalacak olan stratejik bir bölgeydi.
Dâvâ, yeni ideolojik düşmanları ortaya çıkarmaktı. Bu düşmanlar olmasa sosyalizm de düşünülemezdi, çünkü onlar olmayınca sosyalizm de dağılır, çöker, kitlelerin bilincinde kuruyup giderdi. İşte bunun için her zaman savaş verilecek, maskesi düşürülecek, yok edilecek biri olmalıydı...
Reklam
Devletin çıkarlarından daha önemli ne olabilirdi? Bazıları insan hayatının önemli olduğunu sanıyorlardı.. ne lâf ya! Devlet bir sobadır ve yakıtı da yalnız insandır. Yakılacak insan olmazsa soba söner. Sönen, yanmayan sobanın da hiçbir yararı yoktur. Ama öte yandan bu insanlar da devlet olmadan yaşayamazlar: Sobayı tutuşturan, yakan onlardır. Sobayı yanar tutmakla görevli olanlar da ona yakıt temin etmelidirler. Her şey buna bağlı!
Yaşa yaşayabilirsen! Yaşayamazsan öl! Başka hiçbir çıkış yolu yok...
TURAN Nabızlarımda vuran duygular ki, tarihin Birer derin sesidir, ben sahifelerde değil, Guzide, şanlı, necip ırkımın uzak ve yakın Bütün zaferlerini kalbimin tanininde, Nabızlarımda okur, anlar, eylerim tebcil. Sahifelerde değil, çünkü Attila, Cengiz, Zaferle ırkımı tetvic eden bu nâsiyeler, O tozlu çerçevelerde, o iftiramiz Muhit içinde görünmekte kirli, şermende; Fakat şerefle numayan Sezar ve İskender! Nabızlarımda evet, çünkü ilm için müphem Kalan Oğuz Han'ı kalbim tarur tamamıyla, Damarlarımda yaşar şan ve ihtişamıyla Oğuz Han, işte budur gönlümü eden mülhem: Vatan ne Türkiye'dir Türklere, ne Türkistan; Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir. Turan...
Savaşa gidiyorum ... Ve kara yeleli savaş atıma bindim. Hafif zırhımı giydim, İki ağzı keskin kılıcımı kuşandım. Ölesiye , kıyasıya savaşacağım....
Reklam
Yorgun atımın sırtından Tarihin ağır yükünü indirecekler...
Gece yıldızının alnına asacağım İmparatorluğumun tacını...
Ben, Hanlar Hanı Cengiz Han'ın soyundan Hülagü Han! Biz, baş eğmeyenlerin saklandığı dört duvarı kan Denizi'ne döndürüp taşırırız! Korkunun ne olduğunu bilmeyenlere diz titrettiririz. Bize pusat kaldırmaya kalkan kolları keseriz! Biz, demirden bir kasırgayız.
Sayfa 442Kitabı okudu
"Güzel, herhalde oğlunu çok seviyorsun. " "Canımdan çok. " "Memleketini de seviyor musun?... " "Seviyorum." Cengiz Han kükredi birden. "Seviyorsan bu hal ne!.. Oğlunun mezarı kapanırken fırlıyorsun da, memleketinin mezara gömülmesini kenardan niçin seyrediyorsun?.. "
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.