Doyle, 22 Mayıs 1859'da Edinburgh 'da dünyaya gelmiştir. Annesi Mary Foley İrlanda kökenlidir; Northumberland'in etkili Percy ailesine ve oradan da Plantagenet hanedanına kadar soyağacının izini sürebilmiştir. Mary'nin küçük Arthur'a anlattığı tarih, macera ve kahramanlık öyküleri onun daha sonraki yazarlık kariyerinin ilham tohumlarını ekmiştir.
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil _Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız. _Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu? _Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar _Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür. _Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
Reklam
Unut onu artık dedi İsmail Abi. Aklına getirme unut işte, bitti yok öyle birisi. Hayatta başka insanlar var. Bak şuraya, bin çeşit insan var. Çocuk musun lan ağlanır mı hiç? Biz de aşık olduk, biz de çok sevdik. Bütün dünya tek kişi sandık. Ama öyle değil.
Sayfa 115Kitabı okudu
“Dünya” dedi, “kendi dar yarıçapının dışında kalan her şeyden gitgide daha çok kuşku duyar oldu; bilim adamlarımız da bu ölümcül eğilimim başını çekiyorlar. Deneylerle ispatlanamayan her şeye masal gözüyle bakıp dudak büküyoelar. Laboratuvarda ya da otopsi odasında teste tabi tutulamayan her şey onlar için yanlış. Hayaletlerden başka hangi batıl inanca karşı böylesine uzun ve inatçı bir savaşa girilmiş ki? Acaba hangi batıl inanç böylesine uzun süredir, bu kadar sıkı şekilde insanların zihnindeki yerini korumuş? Bana fizikte, tarihte veya arkeolojide bu kadar çok insanın şahitliğiyle desteklenen bir başka gerçek gösterim. Her iklimin, her çağın, her ırkın insanları inanmışlardır hayaletlere, eskilerin en materyalisti, tümü; oysa bu yüzyılın düşünürleri bu olguya çocuk masalı diye bakıyorlar. İkincil derecedeki kanıtlar onların terazisinde bir tüy kadar ağırlık etmiyor. Fiziğin çok değer verdiği sebep sonuç karşılaştırması, hayaletler sözkonusu olduğunda değersiz ve güvenilmez bulunuyor. Sözüne güvenilir şahitler, bir mahkeme önünde ne kadar etkili olursa olsun, bu konuda hiçbir işe yaramıyor. Bunu ilan etmeden önce duraksayanlar şarlatan olmakla itham ediliyor. Buna inananlarsa ya hayalperest, ya da budala.”
Sayfa 50
sıkıntının kaynağının dünya ile ilgili olmadığını anlamıştı en sonunda: Sıkıntının kaynağı kendisiydi gerçek kör o kör çocuk değil kendisiydi ve bütün zamanını bir kör olarak geçirmişti.
Tanrı ya da iblislere kıyasla, en ayrıntılı olarak betimlenen hayaletler, azizler ve azizeler, Ortaçağdan modern zamana kadar Batı Avrupa'da en çok görülen azize de Meryem Ana'dır. Uzaylılarca kaçırılma öyküleri, lanetli sayılan iblis öyküleriyle benzeşse de kutsal tabir edilen düş örneklerine bakarak UFO miti konusunda bir kavrayış geliştirebiliriz. En iyi bilinen örnekler Fransa'da Jeanne d'Arc, İsveç'te Aziz Bridget ve İtalya'da Girolamo Savonarola olsa gerek. Ancak, sözünü ettiğimiz amaç için en uygun olanlarını çoban, köylü ve çocuklarca görülen hayaletler ya da düşler oluşturuyor. Belirsizlik ve dehşetin hüküm sürdüğü bir dünyada, insanlar tanrısal dünya ile temas kurmanın özlemini duyuyorlardı. William A. Christian Jr., Kastilya ve Katalonya'da bu türden olayların ayrıntılı bir dökümünü Apparitions in Late Medieval and Renaissance Spain [Geç Ortaçağ ve Rönesans İspanyasında Hayaletler (Princeton University Press, 1981)] isimli kitabında veriyor: Tipik bir olayda, köylü kadın ya da çocuk, sonradan Tanrı'nın annesi Meryem Ana olduğunu anladığı bir kız ya da bir, bir buçuk metre boylarında minik bir kadınla karşılaştığını bildirir. Meryem Ana, hayretten dili tutulmuş tanıktan, köydeki rahiplere ya da yerel kilise yetkililerine giderek ölüler için dua etmelerini, On Emir'e uymalarını ya da tam durmakta olduğu yere bir sunak yaptırmalarını söylemesini ister. Eğer istedikleri yapılmazsa, çok korkunç cezalar uygulayacağını, hatta veba yayacağını da ekler. Veba zaten yayılmışsa, Meryem isteklerinin yerine getirilmesi koşuluyla hastalığa çare getirmeyi de vaat edebilir.
Sayfa 117
Reklam
35 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.