Kimi insan, kabul edilme gerçeğiyle ne yapacağını bilmediği için farkına varmadan kendini reddettirecek ortamı kendi hazırlar ve ne yapar yapar bunu gerçekleştirir. Böyle biri için reddedilme, kabul edilme durumunun bilinmezliğiyle karşılaşmanın dehşetinden daha az can sıkıcıdır. Üstelik, kendisini reddederek tuzağına düşen kişiye suçluluk duyguları yaşatmanın zaferini de beraberinde getirerek. Dolayısıyla, böyle bir durumda kurbanın red eden mi edilen mi olduğu sorusunun cevabını vermek kolay olmayabilir.
Marx’ın değer kuramını ve onun ortaya koydu­ğu biçimde «artık değer» kuramını henüz kabul edemiyo­rum. Marx’ın Ricardo’dan aldığı, «bir malın alışveriş değeri, o malın üretilmesine harcanan emekle orantılıdır,» kuramının yanlışlığını yine Ricardo’nun rant kuramı göstermiş ve Marksist olmayan bütün iktisatçılar bu ku­ramı çoktan bırakmışlardır. «Artık değer» kuramı, Malthus’un nüfus kuramına dayanmaktadır, oysa Marx bu nüfus kuramını artık değer konusu dışında başka her yer­ de reddeder. Marx’ın iktisadı, mantıksal bakımdan tutarlı bir bütün meydana getirmeyip, Marx’ın, kapitalistlere karşı bir durum yaratmakta kendi işine gelecek biçim­de, eski doktrinlerin kimini red, kimini de kabul edişin­den kurulmuştur.
Sayfa 93
Reklam
Yine Koestler'i dinleyelim: Keyfi yerinde olanların hür düşünceye ne ihtiyacı var? Bilgi susuzluğu, meçhûlun bir endişe kaynağı olduğu sosyal zümrelerin imtiyazı. Mutlular pek mütecessis olmazlar. Ezilen büyük çoğunluğun ise hür düşünceyi kullanmağa zamanı da, imkânı da yok. Mevcut değerleri ya kabul eder, ya red. Her iki durumda da ne objektiflik, ne de vuzuh söz konusudur. Kısaca, düşünmek bu iki zümre arasında (mutlular ve sömürülenler) sıkışıp kalanların işidir.
İletişim YayınlarıKitabı okudu
HİÇBİR VARLIK ALLAH'A BENZEMEZ
Allah Tealaya benzeyen hiçbir şey yoktur ve Allah işitici ve görücüdür . Bu metinde "hiçbir şeye benzemez" sözü, Allah Tealâ'yı yaratıklara benzeten Müşebbihe tâifesini red için söylenmiştir. İşitici ve görücüdür, sözü de Allah Tealâ'yı bir iş yapmamakla tatil eden "Muattile" tâifesine reddiye
Sayfa 55 - Çağrı yayınlarıKitabı okuyor
Manda fikrini siz kabul ederseniz sizi de reddeder...
Öte taraftan kongrede manda fikrine karşı çok sert çıkışlar yapılmış, özellikle "Askerî tıp talebesi ve murahhası" Hikmet, ateşli bir konuşma yapmış ve Mustafa Kemal Paşa'ya: "Manda fikrini siz kabul ederseniz sizi de reddeder, Mustafa Kemal'i vatan kurtarıcısı değil vatan batırıcısı olarak adlandırır ve telin ederiz" demişti³¹¹ ³¹¹ İstanbul Tıp Fakültesinden gelmiş olan bu genç: "Paşam, murahhası bulunduğum tıbbiyeliler beni buraya istiklal davamızı başarmak yolundaki mesaiye katılmak üzere gönderdiler. Mandayı kabul edemem. Eğer kabul edecek olanlar varsa bunlar her kim olursa olsun şiddetle red ve takbih ederiz. Farz-ı muhal manda fikrini siz kabul ederseniz sizi de reddeder, Mustafa Kemal'i vatan kurtarıcısı değil vatan batırıcısı olarak adlandırır ve telin ederiz" demişti. Bak, M. Müfit Kansu, I, s. 248. Vehbi Cem Aşkun, s. 143. Mustafa Kemal Paşa bu genci çok takdir etmiş ve azınlıkta kalsalar bile mandayı kabul etmeyeceklerini kendisine söylemişti. Bak, Vehbi Cem Aşkun, s. 143.
Sayfa 96
Sofiye meşrebinden kat-ı nazar, İslâmiyet vasıtayı red, delili kabul ve vesileyi nefiy, imamı isbat eder.
SünûhatKitabı okudu
Reklam
649 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.