Kuvvetli tabiatın güzel, muhteşem büyüklüğü karşısında yavaş yavaş yükseldiğini duyan ruh, acizliğin, küçüklüğün çırpınışlarını o kadar çirkin, o kadar âdi görüyor ki...
Biz kendimizi tanımıyoruz; en güzel, en zengin, en bediî sokaklarımıza pis diyoruz. Artık güzellikten mahrum Avrupa binalarına, muazzam caddelere; tabiatı öldüren hendese çizgilerine kıymet veriyoruz.