Onun sözlerinde apayrı, bambaşka bir tatlılık vardır. Onun okuduğu sözden tatlı söz olamaz! O bir nurdur. Onun öyle bir tatlılığı vardır ki sanki kökü çok verimli toprakta, suyu bol bahçelerde yükselen, dalları ise etrafa uzanan gür meyveli bir hurma ağacıdır o!
Sayfa 212Kitabı okudu
Bunu bilesin ki ey amca! Güneş'i sağ elime, Ay'ı da sol elime verseler, ben yine de bu dinden, bu tebliğden vazgeçmem!
Sayfa 209Kitabı okudu
Reklam
Peygamber Efendimizin Medine'ye Gelişi
...Bu müjde, Medine sokaklarında şimşek gibi çaktı. Şehir bir anda bayram havasına büründü. Çünkü insanlığa huzur ve saadet sunan zât geliyordu!
Madem yapan bilir; elbette bilen konuşur. Madem konuşacak; elbette zîşuur ve zîfikir ve konuşmasını bilenlerle konuşacak. Madem zîfikirle konuşacak; elbette zîşuurun içinde en cemiyetli ve şuuru küllî olan insan nev'iyle konuşacaktır. Madem insan nev'iyle konuşacak; elbette insanlar içinde kabil-i hitap ve mükemmel insan olanlarla konuşacak. (Mektubat)
Sayfa 155Kitabı okudu
Üstelik, dünya malına da kalbinde yer vermiyordu. Onun o yüce ruhunu bambaşka ulvî ve kudsî duygular istilâ etmişti. Dünya ve içindekilerin muhabbeti, o ulvî duyguları söküp atmaya hiçbir zaman muktedir olamıyordu.
Sayfa 121Kitabı okudu
Peygamberimizin duası
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz şöyle buyurmuştur:"Allah'ım! İslam'ı iki Ömer'den (Ömer (Amr) b. Hişam (Ebû Cehîl) veya Ömer b. Hattab) hangisi sana daha sevimliyse onunla onurlandır." (Tirmizi,Menakıb,18)
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.