ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
"Ahmedî-Dâstân ve Tevârîh-i Mülûk-i Âl-i Osman" Çalışma, Atsız'ın hazırladığı ve 1949'da Türkiye Yayınevi tarafından yayımlanan Türkiye Tarihleri I adlı eserin 1-35. sayfaları arasında yer almaktadır. Atsız'ın çalışması, Ahmedi'nin İskendernâme'sinin sonunda yer alan Osmanlılarla ilgili bölümün ilmî yayınıdır.
Reklam
Gut hastalığı 66 yaşındaki sultanı 5-6 Aralık Zigetvar surları önünde yakalamış ve sona doğru götürmüştü.
Modernliğe Doğru; Reform, Rönesans yahut "Kaçın Türkler Geliyor!"
Rönesans ve reform hareketlerinin Avrupa tarihine damgasını vurduğu XVI ve XVII. yüzyıllar, bazı yönlerden yeni algılama ve ilişki biçimlerinin ortaya çıktığı, bazı yönlerden ise tevarüs edilmiş ön yargılanın güçlendiği bir dönemdir. 1258 yılında Moğollar'in Abbasi Devleti'ni sona erdirmesiyle başlayan süreç, Arap siyasi ve kültürel gücünün gerilemesine, buna karşı Türk gücünün belirleyici bir unsur haline gelmesine sebep olmuştur. Rönesans'ın vaat ettiği akılcılık, bilimcilik ve hümanizm, modern dünyanın doğuşuna zemin hazırlamış, fakat bu arada İslâm, müslüman ve giderek Türk algısının çerçevesini de belirlemiştir. Avrupa ve Osmanlı, Batı ve İslam dünyası, modern dünyaya bu tarihi yükü taşıyarak girecektir.
Sayfa 124 - İSAM YAYINLARIKitabı okudu
31 Mart Vak'ası veya 31 Mart Hadisesi olarak tarihe geçen olay yakın tarihimizin en tartışmalı konularından biridir. (...) 24 Temmuz 1908'den itibaren iktidar, resmen ve hukuken olmasa da, fiilen İttihat Terakki'ye geçmiştir. Her ne kadar doğrudan iktidar olamasa da dolaylı yollardan, çeşitli yönlendirmelerle, iktidarın
Bazı tarih kitaplarında Meclis-i Mebusan'ın tatil edildiği tarih olan 1878 ila yeniden açıldığı 1908 tarihi arasındaki döneme “istibdat dönemi” denilmektedir. İstibdat kelimesi diktatörlük anlamına gelmektedir. Dolayısıyla bu ifadeyle Abdülhamit'e müstebit (diktatör) onun dönemine de diktatörlük dönemi denilmektedir. Bu haksız ve aşırı
Reklam
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.