Küreselleşme ile beraber toplumların birbirlerine açılması, Müslümanların eğitim, medya, iş ve benzeri yollardan başka resmi olarak da Batı toplumlarıyla temasları; bu toplumların yayılmacı siyasetleriyle birleşince; Müslüman ahlâkı yerini bu toplumların ahlâkına ve İslâmi kavramlar Batı'da üretilen kavramlara bırakmıştır. Nitekim günümüzde mahrem
Jean Baudrillard, postmodern toplumlarda cinselliğin açıktan yapılmasına; utanma, edep ya da suçluluk duygularının engel olamadığını söyler. Ona göre zamanımızda bir tek abartılı cinsellik göze batıyor ki bunun da sınırlarını belirleyebilecek bir otorite yoktur. Çünkü cinsellik, bireysel bir çıkar düşkünlüğü haline gelmiştir.“ 286 Batıdaki bu gibi söylemlerin Müslüman gençlerde kısmen karşılık bulduğu belirtilir. Bunun yıkıcı tesirlerinin fark edilmesinin ise zaman aldığını söyleyen araştırmacılar, gençler arasında yaygın olan “beni bağlamaz” sözünün Batı'daki “anything goes” ifadesinin doğrudan tercümesi olduğuna dikkat çekerler.” 287 ***. 286 Baudrillard, tüketim Toplumu, 8. 185. 287 İbrahim Hakkı İnal, “İslami Camiada Gençliğin Ahlâk Telakkisinde Postmodern Düşüncenin Etkisi”, Sinop Üniversitesi Uluslararası Gençlik ve Ahlâk Sempozyumu (6-7-8 EKİM 2016), (editörler: Hasan Barlak vd.), İkizler Matbaası, Sinop 2016, 2 c., C. 1, s. 568-578.
Reklam
...Bunun için Bryan S. Turner; hem postmodernizmin hem de postmodernitenin dini değerlere ve kurumlara yönelik önemli bir meydan okuma olduğunu iddia etmiştir. Aslında modernite, Hristiyanlığa karşı bir meydan okumaydı. Şimdi İslâmiyet bu durumu postmodernizm ile yaşayacak ve postmodernite, İslâm'ın küresel olarak dışlanmasına sebep olacaktır. Turner bunu şu şekilde açıklamaktadır: Postmodernleşme sürecinin birçok açıdan büyük bir “sekülerleştirme' süreci olduğunu anlamak önemlidir. Postmodern düşünce, dünyadaki bütün dinsel açıklamaları yalnızca büyük anlatılar olarak gördüğü için dinlerin kendilerini postmodern kültür eleştirisinden korumaları imkânsızdır. Bunun yanında çoğulcu inanç, rastgele bağlanma ve dinsel deneyim, postmodern hayat tarzıyla yani sekülarizasyonun kültürel çoğulculuk olduğu fikriyle bağdaşmaktadır. Kişi aynı anda birden fazla inancı yaşayabilir veya rastgele bir dine bağlanabilir veya çeşitli dinsel deneyimler yaşayabilir. Postmodernitenin getirdiği sekülerliğin nedeni sadece rasyonel düşünce değildir. Bilakis insanlar, her gün karşılaştı/rıldı/kları zulümler (küfür, şirk, öldürme, zina, hırsızlık, dolandırıcılık vb.) ve bunlara sebep olanları ve sebeplerini sorgularken yıpranırlar. Bu yüzden inanmaktan vazgeçerler. Kültürün postmodernleşmesi, sunilik deneyimi yaratırken ayrıca dinin günlük yaşam düzeyinde de sorgulanmasını gündeme taşır. Çok kültürlü bir toplumda dinsel inançların çoğalması, köklü bir zan (göreceleştirme, yani bana göre veya sana göre) etkisi yaratır. Günlük hayat, ilahi vahyin yönlendirmelerinden uzaklaşır. Herkes kendine göre doğru bulduğu yönde ilerler. 207
Bir insan nasıl olur da, hüznü ve mutluluğu aynı biçim ve durumda yaşayabilir? “Yaşanır,” diyor Murtaza, “mutluluğu nasıl sahipleniyorsak, hüznü de sahiplenmeliyiz.”
Denir ki: Hiçliğe dönüşürse acılar, korkma. Erdem soyluluğunu hiçlikten alır; her şey, hiç’i kanıtlamak için yaratılmıştır. Dönüp şu tutkunun başladığı yere bak. Hiçliğin hükmüyle ölümsüzleşen tutkunun görkemiyle karşılaştır o zamanı. Duyguların tutsaklığından kurtulmanın tek yolu onları kutsallaştırmaktır, unutma.
Hadid suresi
﴾16﴿ İman edenlerin, Allah’ı anmak ve vahyedilen gerçeği düşünmekten dolayı kalplerinin heyecanla ürperme zamanı gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilmiş ve üzerlerinden uzun zaman geçip kalpleri katılaşmış kimseler gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu yoldan çıkmışlardır. ﴾20﴿ Bilin ki dünya hayatı, bir oyun, bir eğlence, bir gösteriş, aranızda bir övünme, mal ve evlâtta bir çokluk yarışından ibarettir. Tıpkı bir yağmur gibi ki bitirdikleri çiftçileri imrendirir, sonra kurumaya yüz tutar, bir de bakarsın ki sararmıştır, ardından da çerçöp haline gelmiştir. Âhirette ise ya çetin bir azap yahut Allah’ın bağışlaması ve hoşnutluğu vardır. Dünya hayatı sadece aldatıcı bir yararlanmadan başka bir şey değildir.
Reklam
1.000 öğeden 681 ile 690 arasındakiler gösteriliyor.