Ölen Adam - David Herbert Lawrence
Yıllardır özlemini çektiğim bir dileği de dirilmiş İsa'nın ağzından kitapta şöyle buldum: Belki de bir akşam üzeri, dirilmiş bedenimi çekebilecek, kandıracak, ama gene de yalnızlığımı bana bırakacak bir kadına rastlarım.
"Uzun uzun kalmayacağım. Sonra da bir daha dönmemecesine gideceğim."
Reklam
Şimdi yatsın orada sessizce, Ölüler dirilinceye dek mahşerde: Lüzumu yok gözyaşı dökmenin, Ya da beyhude serzenişlerin: Bu adam sevdiğini öldürmüştü, Ve bu yüzden de ölmüştü. Ve herkes öldürür sevdiğinii Bunu böyle bilin, Kimi hazin bir bakışla öldürür, Kimi latif bir sözle, Korkaklar öperek öldürür, Yürekliler kılıç darbeleriyle! Kimi gençken öldürür sevdiğini, Kimi ihtiyarken; Kimi şehvetli ellerle boğar, Kimi sevdiğini altına boğar: Merhametlisi bıçağını savurur, Çünkü böyle ölen çabuk soğur. Kimi az sever, kimi çok, Kimi alır, kimi satar; Kimi öldürürken gözyaşı döker de, Kimi gözünü bile kırpmaz: Çünkü herkes öldürür sevdiğini, Ama herkes öldürdü diye ölmez.
Kırmızı ceketini giyemiyordu o artık, Çünkü şarap kırmızı ve kırmızıydı kan da, Ellerine de şarap, bir de kan bulaşmışdı Ölünün başucunda onu bulduklarında, Sevdiği kadıncağız, sevgilisiydi ölen, Öldürmüşdü kadını vurarak yatağında. O da yerini aldı Suçlular arasında, Soluk gri bir tulum sarkıyordu sırtından; Bir de kasket başında,
Bakın böyle bir deprem haberi mü'mince bir haber değildir. Ölümün hakikatini bilen adam böyle haber sunmaz! Der ki: “Bugün Erzincan'da 50'si 15 yaş altı olmak üzere 100 kişinin vefat ettiği bir deprem oldu. 50 tane 15 yaş altı genç kardeşimiz otomatikman cennete gittiğinden dolayı onları tebrik eder, ailelerine sabır diler ve cennette kavuşmalarını niyaz ederiz.” Nasıl oldu? Çok güzel oldu değil mi? “Diğer ölen 50 kişiden birçoğunun günahlarına bu deprem kefaret olurken, birçokları da şehitlik gibi bir mertebeye yükseldikleri için onları tebrik eder, ailelerinin de onlarla cennette olmalarını niyaz ederiz.” Soruyorum, bizim ölüm haberleriyle bunun hiç alakası var mı? Dini, televizyondan öğrenirsek durum böyle olur işte. En ufak şeyde bütün psikolojimiz alt üst olur. Neden? Çünkü öbür tarafı düşünerek hareket etmiyoruz. Ahiret için değil, kök saldığımız bu dünya için yaratıldığımızı düşünüyoruz. Problem var. Ve Bediüzzaman Hazretleri muazzam bir açılım yapıyor: “Mevt, vazife-i hayattan bir terhistir.”
yaşlı adam birden gözlerime bakarak, + 'peki sana bir soru' dedi. 'söyle bakalım, sadece cuma günleri uçmayan kuş hangisidir?' soruyu algılamakta zorlandım. - 'hangi kuş cuma günleri uçmaz ki?' + 'perşembe günü ölen serçe.' öyle bir kahkaha attı ki aydınlık yüzü kayboldu. yaşlılıktan büzüşmüş dudakları bir timsahın ağzı gibi açıldı. amcanın kafa iyiden iyiye gitmiş olmalıydı. o ciddiyetteki bir soruya böyle bir cevap tamamen hayal kırıklığıydı.
Sayfa 52
Reklam
"Bütün yaşamı boyunca hiçbir şeye karar vermeden ölen bir adam, bu dünyada mükemmeliyete yaklaşmış demektir."
Ezelden yazılmasa kul başına kaza gelmez Ecel vakti ermeyince kimse ölmez Ölen adam dirilmez, çıkan can geri gelmez
Sayfa 3 - Türkiye iş BankasıKitabı okuyor
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.