Destanlarda Yaşamak
DESTANLARDA YAŞAMAK Yalnızdım bir ulu çınar altında, Gözlerimi kısıp geçmişi anladım: Yaradan “doğ büyü!” diye buyurdu; Doğdum büyüdüm bir dağda; Altay’da. Uydum umuduma koca bir ordu; Bendim Şu, en önde giden al tayda. Ok sadakta, kılıç kalır mı kında? Alper Tunga ile ölüp yuğladım. Hakkın rahmeti var; yerde kalmaz kan, O kadan can
Sayfa 128Kitabı okudu
Okuyana sabır dilerim
bozkurtların ölümü Suğdaklar batı çevresinde küçük bir budundur. Batı kağanının buyruğundadırlar. Türk değildir ama Türk dilini bilirler Hiç Çinlinin üstüne hızlı hızlı gidilir mi? ödü patlayıp kaçar. Belli ki canını almağa geliyorsun sandı... Ulan hanginiz yalan söylüyorsa bildirsin gözünü patlatayım Korunmak için en iyi yol
Reklam
Bir arada yaşayan bir sürü kadının kaçınılmaz sınırlılıkları, kusurları ve ayıpları konusunda kendimizden öyle emindik ki… “Kadınsı süs merakı” adını verdiğimiz şeye - “fırfırlara, incik boncuğa” - kendilerini kaptıracaklarını düşünüyorduk ama onlar kendilerine Çin kıyafetlerinden bile daha kusursuz, istendiğinde alabildiğine süslü püslü, her zaman kullanışlı, kişinin ağırbaşlı ve zevk sahibi olduğunu gösteren bir kıyafet yaratmışlardı. Can sıkıcı, itaatkar bir tekdüzelik bulacağımızı sanıyorduk ama bizdekinin çok ötesinde cüretkar bir toplumsal yaratıcılık ile bizimkinden asla geri kalmayan mekanik ve bilimsel bir gelişme ile karşılaşmıştık. Küçük hesaplar peşinde koşan kadınlar göreceğimizi sanıyorduk ama öyle bir toplumsal bilinçlilik bulmuştuk ki bunun yanında bizim milletlerimiz didişip duran şapşal çocuklar gibi kalırdı. Kıskançlık bulacağımızı sanıyorduk ama uçsuz bucaksız bir kız kardeş sevgisi ve tarafsız, önyargısız bir zekayla karşılaşmıştık ki bizde bir benzerini bulamazdınız. Histeri ile karşılaşacağımızı sanıyorduk; sağlıklı ve zinde insanlarla, sakin soğukkanlı bir mizaçla karşılaşmıştık, öyle ki sözgelimi küfürbazlığın bir alışkanlık olduğunu, ne kadar denesek de açıklamayı başaramamıştık.
Sayfa 103
Efendi Hazretleri 52. Sohbet (Ders Ayeti) “Şüphesiz indirdiğimiz o çok açık ayetleri ve doğruyu (biz kitapta onu insanlara pek aşikar bildirdikten sonra) gizleyenler (yok mu!) işte onlara hem Allah lanet eder, hem de lanet ediciler (lanet edebilen her şey) lanet eder.” Bu ayeti Celileler Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) in Tevrat’ta
Matem içinde iki sene geçti. Tulu, hükümet naibi olarak Karakurum’da ikamet ediyordu. Fakat süresi sona erdiğinden, Cengiz Han’ın arzusuna uygun olarak yeni bir hakan, bir imparator seçmek için, prensler ve kumandanlar Gobi’ye döndüler. Cengiz Han’ın isteğine uyup, miraslarına sahip çıkarak reislerinin kralları haline geldiler. Şimdi Han’ın en
Yeşil Renkli Namus Gazı Operası -Aziz Nesin
«Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte biçok ileri ulusların
Reklam
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.