Fransa, kardeş Arap insanının üzerine en acımasız bombalarını saçıyor. İşte tam bu sırada Fransa'nın Yahudi kökenli Ankara Büyükelçisi Bab-ı Ali'de Fransa liyakat madalyaları dağıtıyor. Bağdat'a ölüm dağıtmak ile Bab-ı Ali'de madalya saçmak arasında kesin bağ vardır; Cumhuriyet'in sinema eleştirmeni ile dış politika yazarı Ali Sirmen, ne yaparak bunu hakettiklerini kendi kendilerine sormak durumundadır.
Evet, sorumlu olan sorumsuzdur. Sorumluluk sorumsuzluktadır. İnanılır gibi değil, ama gerçek. Çok yaşa yaşlı dostum, haklısın, şu ülkemin insanlan neler gördü ve belki de gelecekte daha neler görecek.
20 Mart 1987 - Ali Sirmen
Ali Sirmen:
--- Toplumun Uğur Mumcu'ya borcu var, çünkü o halkı için yaşamını verdi... Bu borç ödenecektir sanırım...
--- Halkına "Unutma bizi" demişti... Unutulmadığını, unutulmayacağını ve unutturulmayacağını görüyordur...
Sayfa 30 - Uğur muncu Vakfı Yayınları Ocak 1996Kitabı okudu
"Askeri Tahakküm var" diye zırlayanların gerçek yüzü budur işte ..
Demirel'in işi gücü, üç - beş yazarla uğraşmak, bunları cezaevlerine attırmak ve seslerini kesmektir. 12 Mart döneminde, bütün devrimci yazarların, uydurma suçlarla cezaevlerine atılmaları da rastlantı değildir. Kontr-Gerilia eşkiyası ile İman Selçuk'a. Doğan Avcıoğlu'na, İlhamı" Soysal'a işkenceler yaptıran Sıkıyönetim Komutanı, sonradan, Demirel'in partisinden aday olmadı mı? Çetin Altan'ı bir gece gözaltına alıp cezaevine kitleyen aynı De-mirelci orgeneral değil midir? Ali Sirmen'i gözaltına alan yine Demirelci komutanın emri değil midir?