Bir adamı tanımak için, düşüncelerini, acılarını, heyecanlarını bilmemiz lazım hiç değilse.
Hayatın maddi olaylarıyla ancak kronoloji yapılabilir. Kronoloji de aptalların işidir.
Cemil Meriç
Kendini tanımak... Her an eriyen, dağılan, dumanlaşan sonra tekrar eski biçimine gelen, ıstırapların hatırası ile aynı, rüyaları hayalleri dilekleriyle değişik bir varlığı, serabı, gölgeyi, dumanı tanımak...
Kitlelerin ruhunda yerleşmek için düşünceler uzun zamana ihtiyaç duydukları gibi bu ruhtan çıkmak için de daha az bir zamana ihtiyaç duymazlar.
Zira Le Bon
Yani istediğimiz şey kırk yaşındayken de misket oynamak değil, kırk yaşındayken de misket oynadığımız günlerdeki kadar hür ve mutlu olmaktır. Hayat keşmekeşi içinde yorgun düştüğümüzde hasret duyduğumuz şey çocukluğumuzdaki duygularımızdır.
“Eski Yunan’ın düşünce ile nam yaptığı dönemlerde, Türk’ün at üstünde geriye dönerek ok atma kabiliyeti ile tanınması da bize yaşanan hayat hakkında önemli bir ipucu verir.”