Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bunalım, hedefsiz insanlarda olur. Hedefi olmayan insanlar, bir nehir üzerinde sürüklenen saman çöplerine benzer. Suyun akışına kapılırlar.
Sayfa 11
Bir öğretmen, öğrencisini uyarmak için veya uyandırmak için "Fatih senin yaşında iken İstanbul'u aldı. Sen şu görevini yapmadın!" deyince, uyanık öğrenci "Hocam, Fatih'in öğretmeni Akşemsettin idi, benim öğretmenim sizsiniz!" diye cevap veriyor. Evet sevgili meslektaşlarım, biz güçlü olursak mutlaka öğrencilerimiz de güçlü olacaktır
Sayfa 14
Reklam
"Öğrenci şımarır, çocuk şımarır, çalışanlar saygısız olur." düşüncesini beyinlerimizden, gönüllerimizden atmalıyız. Öğrenci öğretmenini severse dersine çalışır. İnsan vatanı milleti severse vatanına ihanet etmez bilakis vatanını yüceltir. Allahu Teala'yi severse iyi kul olur.
Sayfa 27
Batılı düşünür Antoine De Saint diyor ki: "Kisi, gerçeği gönlü ile anlar. Esas olan, gözle görülmeyendir."
Sayfa 141
Yüce dinimiz, "Tembelliğin, fakirliğin ve ihtiyarlığın en büyük sebebi sabah uykusudur!" uyarısında bulunuyor; sağlıklı kalmak için güneş doğmadan önce kalkmayı, güneş doğduktan 50 dakika geçinceye kadar uyanık kalmayı tavsiye ediyor. Bu 50 dakikalık süre içinde uyumanın zararlarını bilim adamları da kabul etmektedir.
Sayfa 181
Büyük alimler ve gönül adamları, "Tembelliğin ilacı çalışkan arkadaş bulmak, tembel ve uyuşuk kimselerden kaçmaktır. Başarılı olmak için başarılı insanlarla, kurtulmak için kurtulmuş insanlarla, mutlu olmak için mutlu insanlarla olunmalıdır. Bir insanın dini, arkadaşının dini gibidir." demektedirler.
Sayfa 181
Reklam
İleriyi karanlık görerek azmi bırakmak, Alçak bir ölüm varsa eminim budur ancak. Ey dipdiri insan, iki el bir baş içindir, Davransana eller de senin baş da senindir. His yok, hareket yok, acı yok leş mi kesildin, Hayret veriyorsun bana sen böyle değildin. Etrafı karanlık görüvermekle apıştın, Sebepleri bırakarak ye'se yapıştın. Mehmet Akif Ersoy
Sayfa 182
Büyük fikir adamı, büyük öğretmen Ahmet Arvasi diyor ki: "Van bölgesine atandığım köye gidince "Hoşgeldin Müellim Bey!" demişlerdi. Hep "müellim bey" diyorlardı. Sonra onlara yakın olduğumu, aynı inancı aynı kültür değerlerini taşıdığımı öğrenince "Muallim Bey" demeye başladılar. Sebebini sorunca "Boşver Muallim Bey!" diye idare etmek istediler. Ben ısrar edince "Şimdiye kadar köyümüze gelen öğretmenler bize sıkıntı verdiler, çocuklarımıza yanlış şeyler öğrettiler. Sizi de onlar gibi sanmıştık. Onlara "elem veren" anlamına gelen "müellim" demiştik. Şimdi anladık ki siz müsellim(elem veren) değil muallimsiniz (terbiye eden)."
"Ana baba ve öğretmenler gönül bilgisine sahip olmalı yani kendi gönüllerini ve çocukların gönüllerini güçlendirmeyi ,gönüllerine hitap etmeyi mutlaka öğrenmelidirler."
Sayfa 29
" Sevgi ortamı oluşturamayan ,çocukların gönüllerine giremeyen öğretmen ,onlara bir şey öğretemez."
Sayfa 32
47 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.