Falih Rıfkı Atay
_Çocukluğumuzda Türk, kaba ve yabani demekti. İslam ümmetinden, Osmanlı idik. Vatan sözü yasaktı. Padişahın kulları idik. Okul çıkışında ’Padişahım çok yaşa’ diye bağırırdık. Arap’a Arap, Arnavut’a Arnavut, Rum’a Rum, fakat kendimize Osmanlı derdik. Bütün ekonomi, bütün iç ve dış ticaret, bakkallara kadar çarşılarımız, kadrolarında bir tek Türk
Gündem Demokrasi Şöleni
Antik çağ Yunanistan'da ortaya çıkan demokrasi 19. yy da Fransız ihtilalinin etkisiyle dünyada yayılmaya başladı. 20. yy başında Osmanlı Devletinde Meşrutiyetin ilanıyla Türk tarihinde halk ilk defa seçme ve seçilme hakkını kullanarak kısmı demokrasiye geçiş sağlandı. 1920 TBMM nin açılmasıyla Milli Egemenlik yolunda çok önemli bir adım atılmış oldu. 1923 te Cumhuriyetin ilanıyla Demokrasiye en uygun olan rejimin adı konulmuş oldu. 1923 ten 1945 yılına kadar çok partili hayata geçiş için çalışmalar yapıldıysa da bazı nedenlerle mümkün olmamıştır. Türk tarihinde ilk defa 1946 yılında birden fazla partinin katılımıyla seçim yapılmıştır. Tarihsel ve günümüzde yapılan seçimlerde en çok oyu alan parti iktidar olmuştur. Demokrasinin çoğunluk ilkesi gereği. Demokrasinin ilkelerinden biri de Milli Egemenliktir. Yani halk ne derse o olur. Onun için seçimin sonucu ne olursa olsun halkın kararına saygılı olmak gerekir. Yarın birbirimizin yüzüne bakacağız seçimle ilgili konuşurken dikkatli olmak gerekir. Çünkü dostlarla siyaset konuşmak dargınlıklara sebep olmuştur. Her iki tarafta dikkatli konuşmak zorunda. Dikkat; bu paylaşım herhangi bir partiyi eleştirmek veya övmek için yazılmamıştır. Benim anlayışıma göre ülke,bayrak, millet din vb gibi kutsallar kimsenin tekeli altında değildir. Yorum yapmayınız yaparsanız da hakaret, küfür vb ifadeler olmasın. Anlayışınız için teşekkür ederim. Şahsım kimsenin siyasi paylaşımına yorum yapmadım, beğeni yapmadım
Reklam
Türkiye'de demokrasiye geçiş küfrün sultasının zail olmasını adım adım, zerre zerre merhale merhale islamın gaspedilmiş hakkının geriye gelmesini intac eden bir zaman periyodu başlattı. (Bir vetire, süreç).
Türkiye'de demokrasiye geçiş küfrün sultasının zail olmasını zerre zerre merhale merhale milletin gaspedilmiş hakkının geriye gelmesini intac eden bir zaman periyodu başlattı.Bir vetire başlattı.Böylece kapı aralıklandı.Allah bu küçük cüzi adımlara bir bereket ihsan etti.
Askerî Darbe veya Hükümet Darbesi Askerî darbelerle, ihtilâl karıştırılmamalıdır. Askerî darbe kısa sü- reli fiili durumdur. Genellikle, sosyal düzen içinde aksayanı değiş- tirmek yerine, aksaklığı doğuran sebepleri ortadan kaldırmak için yapılır. Türkiye için örnekler vermek gerekirse, 12 Eylül 1980 tarihinde rejimin tehlikeye düştüğünü iddia eden askerî yetkililer, amacı “cumhuriyeti koruma ve kollama” şeklinde özetlenebilecek olan darbeler yaptılar. Bu darbelerin ardından yeni inkılâplar yapılmak yerine, var olan inkılâpların işlerliğine kavuş- ması için çaba gösterildi ve gösterilen bu çabaların sonuç verdiğine inanıldığı yerde de yeniden çok partili demokratik düzene geçiş sağlandı. Bu yönüyle Türkiye Cumhuriyeti’nde meydana gelen as- kerî darbeler, özellikle geri kalmış Afrika devletlerindeki askerî darbelerden farklıdır. Orada amaç diktatörlük oluşturmak olarak görülürken, Türkiye’de her defasında demokrasiye yeniden dönüş sağlanabilmiştir.
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.