felsefi açıdan hiç düşünülmeyen, bunu gerçekleştiren kişilere "sorunlu/hasta" olarak bakılan bir mefhum.
Felsefî bir bakış açısına sahip olduğu için intihar etme temayülü bulunmayan kişi iyi bir felsefeci değildir, mantık silsilesi buzulmuştur.
İtikadı bozuk birinin İntihar etmek fikrini aklından bile geçirmemek yani hayatta kalmak arzusu tamamen hislerinin iptal, selamet-i zihniyesinin bozuk olduğunun bir emaresidir.
Nitekim intihar mülevves fikirlerin bir mahsulü değil çile ve ızdiraptan muzdarip ruh icin bir sahil-i selamettir.
Bazılarına göre...
(Yatırım tavsiyesi değildir :))
HEGEL, SEKÜLERİZMİN ŞİDDETİ VE İSLAMIN SULH VE SÜKUNA ERDİRİCİ GÜCÜ
Seküler olan şey, sonunda, zâlimliğe ve kaprisli bir şiddete dönüşür. Doğu dünyasının aydınlanması olan İslâmî / Muhammedan ilke, bu barbarlığı ve şiddeti durduran ve dizginleyen ilk ilke'dir.”
“İslâmî ilke'nin, daha sonra, Hıristiyanlıktan daha süratli geliştiğine tanık oluyoruz; oysa Hıristiyanlığın siyasî bir form içinde gelişebilmesi için sekiz yüz yıla ihtiyaç duyulacaktır.”