Selin ve Mert'in Hikayesi
sene 2009 17 yasindayim bizim mahalleye yeni bi aile tasinmis... Tabi o zamanlar mahalleye tasinan kisiyle gidip tanisilir hediye verilir sohbet edilir... Mahallede apartmanin onlerine masa sandalye koyulur cekirdek yenir sohbet edilir falan... Guzel zamanlar tabi :) Yeni tasinan ailenin 2 cocugu var biri 19 yasinda adı mert, tabi o gun onun
Mert'in Selin'i
17 yasindayim bizim mahalleye yeni bi aile tasinmis... Tabi o zamanlar mahalleye tasinan kisiyle gidip tanisilir hediye verilir sohbet edilir... Mahallede apartmanin onlerine masa sandalye koyulur cekirdek yenir sohbet edilir falan... Guzel zamanlar tabi :) Yeni tasinan ailenin 2 cocugu var biri 19 yasinda adı mert, tabi o gun onun benim hayatimin
Reklam
Savaşın çığlığı inceden duyulmaya başlamıştı kasabada ve kan titriyordu bedenlerinde, bekliyorlardı. Doğusunda bir tepe, ardında küçük bir kulübe, içeride iki çırpınan yürek, güz ayının soğuğunda, kapı açık ; asi rüzgâr, at kişnemeleri duyulurken geliyordu obur çığlık, yakındı sedir altından iki çocuğa. Öncesi hatıralarında, başlıyordu babası homurdanmaya, anlamıştı, sevimsiz, göğüse batarcasına atıyordu minik yürekleri. Biri yedi diğeri dört yaşında, oracıkta beş saat kadar uzanmış, üşüyorlar, anneleri yoktu, orman yutmuştu onu kraliçe olarak , bir avcı tarafından taçlanmıştı, hikâyeydi zavallılar için. İşte başlıyordu fırtına, sarıldılar birbirlerine çelimsiz kollarıyla, tepenin keçi yolunda, serilmiş balçığın üstüne, çamursu kanın içinde katı bir ceset, elindeydi iki bayat ekmeği babalarının...
Ateizmle imtihan olmak..
Doğan Cüceloğlu’nun ardından “ ‘Ne zamandan beri ateisttiniz?’ sorusuna, ‘Ben üniversite öğrencisi iken başladı bu sorgulama, yani dünyada bu kadar acı çekilmesi ve her şeyin bir birini yediği bir doğanın, seven, koruyan bir Tanrı tarafından yaratılması anlayışı hiç mantıklı gelmedi bana. Ve inancımı kaybettim…’” “Ben Amerika’ya gittiğimde 70
Doğan Cüceloğlu'nun ateizmle imtihanı
Doğan Cüceloğlu’nun ardından “ ‘Ne zamandan beri ateisttiniz?’ sorusuna, ‘Ben üniversite öğrencisi iken başladı bu sorgulama, yani dünyada bu kadar acı çekilmesi ve her şeyin bir birini yediği bir doğanın, seven, koruyan bir Tanrı tarafından yaratılması anlayışı hiç mantıklı gelmedi bana. Ve inancımı kaybettim…’” “Ben Amerika’ya gittiğimde 70
Arkadaşım Sırdaşım Sevgilim Kadınım Yoldaşım Seni sevmek kırlarda koşmak gibi Bir çiçeğe su vermek gibi Küçük fideler dikerek bir orman yaratmak gibi Seni sevmek susadığında da ağzını dayayıp bir pınardan su içmek gibi Sen Sevmek acıktığında bir çocuğun annesinin memesine sarılması gibi Sana gelmek seni sevmek gurbetten memleketne gelmek gibi ben memleketime geldim Bana öyle güzel bir lütufsun Hesiro
Reklam
665 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.