208 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Sebebini tam bilmediğimiz ama iç savaşa benzer bir kaosun içerisinde bir apartman dairesinin içinde hayatını sürdürmeye çalışan bir anlatıcımız var. Karısını ve çocuğunu tehlikeden uzaklaştırmak için göndermiş. Bir gün bir çatışmadan kaçmak için apartmanının içine sığınan yaşlı bir kadına acıyarak soluklansın diye evine alır. O esnada bilmiyordur ki bu yardım ediş müthiş tavizleri beraberinde getirecek,kadının kızını, torunlarını ve hatta damadını da evinde yaşarken bulacaktı. Kitap elini verip kolunu kaptırmanın çok başarılı bir örneğini anlatmış Anlatıcımız bu kaotik günlerinde geçmiş fotoğrafları tarayıp harici belleğe aktarmayı kendine misyon edinmiş. Geçmişe sahip çıkarak geleceği korumaya çalışıyor sanki. Ve tüm yaşananları Nuh tufanı ile benzeştirerek ara ara tufana atıfta bulunuyor ki bu yönünü çok sevdim. Gel gelelim bu kitabın benim için eksik bir yönü var ki sırf onun yüzünden pek mutlu ayrılamadım. Anlatıcının iç dünyasına çok kısıtlı bir şekilde değiniyor. Halbuki konu ve ortam yoğun bir iç dünyaya, düşünce karmaşasına o kadar müsait ki…Fakat Oyal, baştan sona yaşlı kadın ve ailesinin evini nasıl istila ettiğine, onlarla yaşananlara odaklanmış durmuş. Bir yerden sonra değişeceğini ummuştum ama maalesef olmadı. Böyle olunca çok güzel derinleşebilecekken kazma ve kürekleri öylece bırakıp kuyuyu terk etmişçesine bir harcanmışlık hissi verdi. Ve hatta bu yüzden kitabın sonunda da bir yere varamadan havada kalmış gibi hissettim. Daha zengin bir şekilde iç dünyaya ayna tutsaydı çok güzel bir kitap derdim.
Gemide Yer Yok
Gemide Yer YokÖmer F. Oyal · Yapı Kredi Yayınları · 2019115 okunma
632 syf.
·
Not rated
En kötüsü insanın ruhunun ölmekte olduğunu hissetmesidir...
~~~Evet, böyle başlayabilir, burada, biraz ağır ve yavaş bir biçimde, herkese ait olan ve hiç kimseye ait olmayan bu nötr yerde, insanların neredeyse birbirlerini hiç görmeden karşılaştıkları, bina yaşamının düzenli ve mesafeli biçimde yansıdığı yerde~~~ """Hergun karşılaştıkları, hiç görmedikleri""" her cümlesi beni
Yaşam Kullanma Kılavuzu
Yaşam Kullanma KılavuzuGeorges Perec · Everest Roman · 2023138 okunma
Reklam
415 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
NIETZSCHE AĞLADIĞINDA-IRVIN D. YALOM
"Bir kitap bizi alıp diğer kitapların üzerine çıkarmıyorsa o kitabın neresi iyidir?" diyerek başlamak istiyorum müsaadenizle. . Kitaptaki kurgu ile gerçek kadar harman oluyorsunuz okuduktan sonra! Ünlü Psikiyatrist Irvin D. Yalom tarafından kaleme alınan kitap, 1880'li yılların Avrupa'sında geçiyor. Kitaba konu olan olaylar, kitaba da ismini veren, Friedrich Nietzsche, Josef Breuer(solunum ve denge fizyolojisi doktoru), Sigmund Freud gibi ünlü isimlerin etrafında, kişinin kendi hakikatini araması temasıyla karşımıza çıkıyor. Kitabın en can alıcı cümlesi, "Hakikatin ne kadarına dayanabilirim?" i sorgulatıyor insana Yalom. Ne derin bir sorgulayış,,, 'İnsanca' duyguların yine 'Pek İnsanca' yaşandığı sürükleyici bir BAŞYAPIT!.. Kim hasta? Kim doktor? çoğu zaman karışıyor. Hastasına 'hasta' bir doktor, Doktoruna 'doktor' olan bir hasta. . Ölüm ve özgürlük karşısında duyulan dehşet! "Amor fati" YAZGINI SEV! diyor Nietzsche. Hayatın en üst düzeyde olumlanması, onun eserlerine konu olmuş felsefesi. Ben kendi payıma düş'eni aldım, herkesin de nasiplenmesini öneririm sayın okurlar. Tam bir psikoterapi bu kitap.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202353.1k okunma
240 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
Kurbanlık Oyun, yazardan okuduğum ikinci kitap. Çok da aşina olmadığım kara mizaha karşı sempatimi ilk kitabıyla oluşturmuştu. Arada farklı türleri de okumak adına güzel bir girişimdi benim için. Yazardan okuduğum ilk kitap olan Zifiriyet Fabrikası'na oranla bu kitabında mizah unsurunun daha ön planda olduğunu düşünüyorum. Zaten kitap ismine bakılacak olursa Zifiriyet Fabrikası'nın karanlık yönü daha ağır basıyordu. İki kitabın kısa karşılaştırmasından sonra gelelim Kurbanlık Oyun'a. Hikayemiz yakın bir geçmiş olan pandemi döneminde geçiyor. Ana karakterimiz Engin, ev arkadaşı Birol ve insan olmayan biri Cevriye. Bu üçlünün bir apartman binasında başına gelen çok enteresan olaylarla dolu hayatından bir kesiti okuyoruz. Bu olaylar gerçekten tuhaftı demek istiyorum ama kitapta tuhaf olmayan bir şey zaten yoktu neredeyse. Merakla kendini okutan bir hikayesi var ve mizahla birlikte toplumsal, politik eleştirinin de hikayeye entegre edilmesi başarılıydı. Son olarak şunu söylemem lazım, günlük hayattaki normalle bu kitaptaki normal çok da örtüşmüyor. Absürt komedi veya kara mizah sevenler bu kitaba özellikle şans verebilir.
Kurbanlık Oyun
Kurbanlık OyunHakan Yücel · İkinci Adam Yayınları · 202416 okunma
319 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Koltuk deyip geçmeyelim neleri dönüştürmeye vesile olmuş..
Peyami Safa
Peyami Safa
'nın çok güçlü bir kalemi var ve gerçekten muhteşem donanımlı bir yazar. Romanı yazarken kullandığı kelimeler ve bu kelimelerle oluşturduğu cümleler enfes. Felsefe, sosyoloji ve psikolojiyi konuşturmuş.Ne kadar güzel yazarlarımız var. Elbette tüm dünya yazarlarını okumalıyız ama kendi yazarlarımızı daha çok sahiplenmeliyiz. Onu anladım
Matmazel Noraliya'nın Koltuğu
Matmazel Noraliya'nın KoltuğuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20237.8k okunma
360 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
Selammm Millet Bugün sizlere uzun zamandır beklettiğim bir kitabın yorumuyla geldim. Normalde konusuna dair hiçbir fikrim yokken sadece kapak tasarımına vurulup almış olduğumu biliniz lütfen. Daha sonra okuduğum diğer yorumlardan yola çıkarak kitabın fantastik olduğunu öğrendim. Ama sadece fantastik demek kesinlikle çok basit tutar bu kitabı.
Belladonna
BelladonnaAdalyn Grace · Artemis Milenyum · 2023628 okunma
Reklam
256 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.