·
Puan vermedi
Dudaktan Kalbe romanından esinlenmiş yazar diye yorumladım. Keşke biraz daha özgün bir hikaye olsaydı.
O romanın konusuda yine küçük yaşlarda genç bir kız ile kendinden yaşça büyük bir adamın cinsellikle başlayan sonralarda ise erkek karakterin bu aşkı saplantı haline getirmesidir. Yanlış anlaşılmasın sırf eleştirmek için veya kötülemelik için yazmıyorum ki (Dudaktan Kalbe benim en sevdiğim romanlar arasındadır.) Masumiyet Müzesine gelicek olursak hikayenin temel hatları az önce bahsettiğim romana çok benziyor. Fakat ben Füsun ile Kemal’ın yaşadığı ilişkiye aşk diyemiyorum. Füsun karakteri baştan aşağı hiç masum değil, bir erkeğin nişanlı olduğunu bile bile birlikte olması beni karakterden soğuttu. Aynısı Kemal içinde geçerli. Benim için aşk masumiyettir, fakat bu kitabın isminde de geçtiği “Masumiyet” kelimesi ile alakası yok.
Ben ne aşklar bilirim bırak tene dokunmayı, birbirlerinin gözlerinin içine bakmaya bile utanan işte budur gerçek sevgi, budur gerçek aşk. Uzun lafın kısası herkesin öve öve bitiremediği ve başkarakterlerin arasındaki ilişkiyi “büyük aşk” diye adlandırdıkları hikayeyi ben beğenmedim.
Masumiyet Müzesi Masumiyet Müzesi
