Benim elime büyük yetki ve güç geçerse, toplumsal yaşamımızda istenen devrimi bir anda bir "coup - darbe" ile yapacağımı sanırım. Zira ben, bazıları gibi, halkı ve bilginleri (ulemayı) yavaş yavaş benim görüşlerimin düzeyinde görmeye ve düşündürmeye alıştırarak bir devrim yapılabileceğini kabul etmiyorum ve böyle bir davranışa ruhum karşı çıkıyor. Bunca yıl yüksek öğretim gördükten, toplumsal ve uygar yaşamı inceledikten ve özgürlüğü tatmak için bir ömür harcadıktan sonra neden halkın düzeyine ineyim? Onları kendi düzeyime çıkarırım. Ben onlar gibi değil, onlar benim gibi olsunlar. Ancak şu da var ki bu konuda incelemeye değer bazı noktalar var. Bunları iyice kararlaştırmadan işe başlamak yanlış olur.
(Temmuz 1918; T.T.K.K. Konferansları, 1969)
Asıl soru kimin bana izin vereceği değil, kimin beni durduracağıdır.
Öğreniyorum ve her geçen gün daha çok kadın oluyorum.
Öncelikle bugünün her kadın gibi benim için de oldukça anlamlı olması ve emek uğrunda sayısız kadının can vermiş ve hâlâ veriyor olması vesilesiyle, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü anıyorum. Saygıyla ve ne yazık ki acıyla. Bununla birlikte, varlığımıza saygı duyan, etrafımıza sınırlar çizmeyen,
BEN DELİYİM
Ben deliyim…
Yorgun ve yalnızım kaldırımlara misafirim…
Gecenin gözleri üzerimde.
Denizin ortasında küçük bir
adayım, yüzme bilmem…
Emrederim adım gibi,
Emir benim!
Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen çalışmalar belirebilir. Düşüncelerimi yadsıyanlar ve beni yerenler çıkabilir. Hatta bunlar, benim yakın bildiğim ve inandıklarım arasından bile olabilir. Ancak, ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve güçlüdür ki bu düşünceler, Hint'ten Mısır'dan döner dolaşır gene gelir, verimli sonuçları kalpleri doldurur.
Sayfa 53Kitabı okudu
Düşünceler zorla ve şiddetle, top ve tüfekle asla öldürülemez. Duygulu bir ulusa karşı yapılan kıyıcı davranışların, onu daha güçlendirdiği denenmiştir. 
Sayfa 25Kitabı okudu
