261 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
Spoiler içerir
“Belki hiç büyük yoktur bu adada.” İşte bu cümleyle çocukların adada yalnız başlarına kaldıklarını anlıyoruz. Çocuklar için; büyükler otorite, düzen, kural demektir. Bu romanda kendi özyönetimlerini kurmaya çalışan bir grup İngiliz çocuğunun hikayesini okuyoruz. Büyükler olmayınca bu yönetim görevi çocuklar arasında üstlenilecekti. Çocukların
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202081.3k okunma
160 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 hours
Spoiler içerir: İnsan hayatının en çalkantılı dönemidir ergenlik. Uyandığımız andan uyuyuncaya kadar üzerimizdeki gerginliği atamayız bir türlü. Kafamızda sürekli sorular döner durur. Bir an için hayati olan bir mesele çok geçmeden sıradanlaşır. Ama gerçek şudur: En öfkeli zamanlarımızda bile sevgiye açızdır. Kahramanımız Cameron Wolfe on beş yaşında bir çocuk. Gazete dağıtıcılığı gibi küçük kısa süreli işlerde çalışıyor. Babası tesisatçı,annesi temizlikçi. Evde bir abla ve bir de büyük ağabeyi olmasına rağmen onun en çok vakit geçirdiği kişi küçük ağabeyi Rube. Birlikte soygun, başkalarının eşyalarına zarar verme gibi işlere kalkışsalar da pek başarılı olamazlar. Kahramanımız başlangıçta cesareti olmayan, başkalarının ne düşündüğünü haddinden fazla önemseyen biri. Rüyalarından anlamlar çıkarıyor. Hayatın doğal akışı halinde kendi kimliğini buluyor ve kendi deyimiyle sefil değil savaşçı oluyor. Bazen bir genç kıza bir telefon açıp onun tarafından reddedilmek bile aydınlanmanın başlangıcı olabilirmiş. Tabi ben her gördüğü kıza yazan tipleri kastetmiyorum. Beden ruhun kafesidir. Önemli olan ruhu görebilmektir. Kitabın ismi neden Köpek Düşleri? Köpekler deliksiz uyumadıkları için belki. Kahramanımız da uyku ile uyanıklık arasında gidip geliyor. Romanın sonunda öyle bir an var ki içindekileri boşaltmak için bahçeye çıkıp ulumaya başlıyor. Güzel bir final olmuş.
Köpek Düşleri
Köpek DüşleriMarkus Zusak · Martı Kitabevi · 20131,063 okunma
Reklam
Oralarla ilgilenen bahçıvan, apartmana büyük Türk şairinin taşındığını öğrenince senin şerefine iki yanı kestane ağaçlarıyla çevrili bir yol yapmış dere yatağına. Sana yurdunu hatırlatmalarını istemiş. Bu sokağı ve evi severdin. Pek çok şiir yazdın onlara. Yazı masasının başında, genellikle oyunumuzu yazarken oturduğum yere oturdum. O zamandan bu yana altı ay geçmişti. Neredeyse, tam bir ömür. Oturmuş ve beklemeye başlamıştım. Çabuk döndünüz. Cüzdan hâlâ boştu. Hiç şüphe yok ki tüm imkânlarını kullanarak yaptıklarımızdan ayrıntılı olarak haberi olan kadın doktor, son aylarda oyunlarından hesabına gelen iki bini çoktan çekmişti. Senin imzaladığın pek çok kâğıttan birini kullanarak eski hastasını, göz hapsinde tuttuğu kişiyi, işverenini beş parasız bırakmıştı. Senin yaşamında başlayan bu soygun olayı, imzaladığın kâğıtların kullanılmasıyla ölümünden sonra da devam etti Nâzım. Tanrı’ya şükür ki her şeye rağmen çabuk yırttım karanlığı. Evle ilgili işlerin kolayca yürütülmesi amacıyla ne kadar çok boş kâğıda, resmi evraka imza attığını anımsayıp başını ellerinin arasına almıştın. Böylesine hainlik ve maddi hırstan asla şüphelenmemiş, aklına bile getirmemiştin. İlk defa o zaman, bu imzalarının birlikteliğimize karşı kullanılabileceği ihtimali gelmişti aklına. Düşündüğün gibi de oldu.
Bu memlekette iyi katil olunur; devlet adına şerefle kurşun sıkılır, ne kadar gaddarlık yaparsanız ülke sizinle o kadar gurur duyar. Bu memlekette iyi soygun da yapılır: Devleti, belediyeyi soyar ve büyük adam olarak elinizi kolunuzu sallaya sallaya dolaşırsınız. Bu haltları işlerseniz, basın da size saygı duyar. Önünüzde ceket iliklenir. Ama şiir, şarkı, türkü, roman, hikaye, sinema falan gibi tehlikeli sulara dalarsanız ömür boyu burnunuzdan fitil fitil getirirler.
Sayfa 322Kitabı okudu
Yeni Ortaçağ sadece düzeni sağlayan yapıların çökmesi ve gri alanların hızla yayılması ile değil, aynı zamanda mantığın hızla gerilemesi ile bir kimlik kazanıyor. Sovyet İmparatorluğu'nun çöküşü kendisinden önce gelen Osmanlı ve Avusturya-Macaristan İmparatorlukları'nın çöküşleri ile mukayese edilemez. Ortadan kalkan ideoloji sadece kitleler ve
BU HAFTA NELER ÖĞRENDİM #10
‌Atatürk Çanakkale de albay rütbesi aldı Canakkalbaye Osmanlı döneminde savaş zamanlarında savaş masrafını karşılamak, barış zamanında da bütçe açığını kapatmak için halktan alınan vergidir. Harp için alınana imdadiye-i seferiye, açığı kapatmak için alınana da imdadiye-i hazariye denir. Türk Beşleri, Necil Kâzım Akses, Hasan Ferit Alnar,
Reklam
487 öğeden 401 ile 410 arasındakiler gösteriliyor.