Ama cennet doğa, sıcak, ferahlatan iklim, Francisco Serrão'nun askeri disiplin duygusunu iyice gevşetir. Ve birdenbire, binlerce mil ötedeki Lizbon sarayında bir kralın homurdanıp kızması, onu kaptanlar ya da emekli devlet memurları listesinden çıkarması hiç umurunda olmamaya başlar. Portekiz için elinden geleni yaptığına, hayatını yeterince tehlikeye attığına inanır. Artık o, Francisco Serrão, hayatın tadını bu ebedi mutlu adadaki tüm giysisiz ve dertsiz insanlar gibi keyifle ve tasasızca çıkarmak ister. Varsın diğer tüm tayfalar ve kaptanlar denizleri taramaya devam etsinler, varsın yabancı simsarlara kan ve terleriyle karabiber ve tarçın sağlamayı sürdürsünler, varsın sırf Lizbon alfândega* kasalarını gümrük vergileriyle doldursun diye sadık budalalar olarak tehlike ve çatışmalara girsinler. O, Francisco Serrão, Portekiz filosunun ci-devant* kaptanı, savaştan, maceradan ve baharat ticaretinden bıkmıştır artık. Cesur kaptan fazla törene gerek duymadan, kahramanlıkların dünyasından doğayla iç içe huzurla yaşayanların dünyasına geçiş yapar ve bundan sonra özel hayatını bu sevimli küçük halkın ilkel, muhteşem gevşeklikteki tarzınca sürdürmeye karar verir.
Sayfa 56 - 57. alfândega: (Port.) Gümrük. ci-devant: (Fr.) Bugüne dek.Kitabı okudu
Bir düşünün, bir zamanlar insanlar, donarak ölmek pahasına da olsa, kutupları keşfetmeye gittiler. Gözü pek kaşifler, hidrojen dolu balonlarla Afrika semalarında yaşamlarını gözden çıkardılar. Cesur kaptanlar, yerliler tarafından öldürülmeyi göze alarak coğrafi keşifler yaptılar. Çok kıymetli iki Fransız kimyacı Madam Curie ve eşi Pierre Curie, radyasyon zehirlenmesinden ölme pahasına da olsa, büyük bir aşkla Radyum elementini bulmak için tehlikelerle dolu yüzlerce deney girişiminde bulundular. Hiç düşünebildik mi bunları?
Sayfa 34
Reklam
Cideli Rahime kaptan ... Doğduğum memleketten yalnız cesur erkekler, ayı boğanlar, kurt kovalayanlar, çete olanlar, silah kaçıranlar değil, dümeni Kerempe'den kırdı mı Sivastopol'u tutturan kadın gemiciler, cesur kaptanlar da çıkardı.