"İnsanın hayatı, görünmez düşmanlarla çevrili, yorgunluk ve acıyla işkence edilen, az kişinin ulaşmayı umut edebileceği ve kimsenin uzun süre kalamayacağı bir hedefe doğru karanlıkta uzun bir yürüyüştür. Yoldaşlarımız birer birer, kudretli Ölüm'ün sessiz emirleriyle gözlerimizden kaybolur. İnsanın hayatı kısa ve güçsüzdür; ona ve tüm soyuna, yavaş ve kesin bir kader, merhametsiz ve karanlık bir şekilde düşer. İyi ve kötüye karşı kör, yıkıma aldırışsız, kudretli madde amansız yoluna devam eder; bugün en sevdiklerini kaybetmeye mahkum edilen, yarın kendisi karanlığın kapısından geçecek olan insan için, darbe düşmeden önce, gündelik hayatını yücelten yüce düşünceleri beslemek kalır; Kader'in kölesinin korkakça korkularını küçümseyerek, kendi elleriyle inşa ettiği mabede tapmak; tesadüflerin imparatorluğundan yılmayarak, dış yaşamını yöneten başına buyruk zorbalıktan özgür bir zihin korumak; bilgisini ve mahkumiyetini bir an için tolere eden karşı konulmaz güçlere meydan okuyan, yorgun ama boyun eğmeyen bir Atlas gibi, Doğa'nın kayıtsızlığına rağmen, kendi ideallerinin biçimlendirdiği dünyayı tek başına ayakta tutmak."
Bu Mayk çok düşünceli yahu
Onu öpmeme engel olan tek şey ise, dudağına kadar uzanan o rezil darbe iziydi. Arzuladığım gibi onu öpseydim, canını acıtırdım. Yarasının iyileşmesini beklemek en iyisiydi...
Sayfa 34 - Tay YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
“Hiçbir şey işe yaramıyormuş gibi göründüğünde, gidip önündeki kayayı parçalamaya çalışan bir taş kırma makinesine bakarım. Belki de bir çatlak bile oluşmadan yüz kez darbe indirmek zorundadır. Ancak yüz birinci darbede taş ortadan ikiye ayrılır ve ben bunu başaranın son darbe değil, öncesinde inen darbelerin hepsi olduğunu bilirim.” Jacob Riis
Dincilerden de darbe yiyince kendimizi şarkılara vurduk başka teselli edecek bir şey yok
"İnsana en çok acı veren darbe, beklediği düşmanından değil, hiç beklemediği yerden yediğiymiş; en yakınından, dostundan, güvendiği tek insandan."
Sayfa 189 - İnkilap kitabevi istanbul 2020Kitabı okuyor
96 syf.
9/10 puan verdi
Keder
…………..…………………………………………………………… Yordanka Beleva (d. 1977) Bulgar öykü yazarı ve şairdir. Bulgar Filolojisi ve ardından Kütüphane Yönetimi alanında yüksek lisans, Kütüphanecilik ve Bilgi Bilimleri alanında doktora derecesine sahiptir. Keder, ünlü ödüllü çağdaş Bulgar şair ve yazar olan Yordanka Beleva'nın hikayelerinden oluşan bir
Keder
KederÎordanka Beleva (Yordanka Beleva) · Metis Yayınları · 05 okunma
Reklam
Devlette Toplum Yararına Disiplin ve Partisiz Demokrasi
12 Eylül 2012 tarihinde eylemli mücadelemin ilk konusu partisiz demokrasi ve topluma hizmet konusudur. Gündemi devrimden uzak tutmak adına sokak köpekleri ile değiştirmek isteyenler beyhude çabalar içindeler. Devrimin nasıl olacağını ve devrim sonrasını tüm ulus tartışmak ve bu düşüncelere ilave edilecek yeni insanlık devrimi ile çelişki
Ayrıca pek çok yıl birlikte yaşadığım eşim de görünmekte gecikmedi, arkadaşlığın, çatışmanın, teslimiyetin ne olduğunu öğretmişti bana; bunalıma kapıldığımı, hastalandığımı görerek hırçın bir isyanla ansızın kaçıp beni terk ettiği güne kadar, aramızdaki tüm sorunlara karşın kendisine derin bir güven beslemiştim. Güvenimi boşa çıkarması benim için yaşamım boyunca sürecek ağır bir darbe oluşturduğuna göre, onu ne çok sevdiğimi, ona ne çok güvendiğimi anladım.
Öyle bir halk ki herkes bir darbe yiyor ve daha altta bulunana darbe vurmayı istiyor. İmparatorun attığı tekme sırttan sırta aktarılarak toplumun en alt basamaklarına değin ulaşıyor. Darbeler okulda başlıyor, kışlada sürüyor, eğitimin bir parçası. Prusya veliahtlarının eğitimi her zaman kral babalarından tokatlar, dayaklar yemek olmuştur. Kayzer evlatlarını döver, öğretmen öğrencilerini döver; üstün elinden dövmek gelmediği zamanlar da astını manen aşağılayarak işkence eder.
Sayfa 376 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Kendime şöyle dedim: Eğer darbe geliyorsa, gelir. Beni yere serebilir, devirebilir ama bir gün yeniden ayağa kalkacağım.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.