490 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 26 days
Kendime not: Orhan Pamuk okumayı bilinçli olarak ertelememin sonunda, bu kitabıyla tanışıklığım başladı. Kitabın kahramanı romanın baş kişisi olan Mevlut değil; İstanbul’un yakın dönem tarihi, kültürü, sosyal yapısı, sosyolojisi. Kitabın konusu muazzam. Kurgu kısmında maalesef sonunu beğenmedim. Tüm kitap boyunca anlatılan/tanıtılan Mevlut’un yapmayacağını düşündüğüm bişeyi yaptırıyor yazar. Ben kendi adıma kitabın sonunu zihnimde daha farklı bitirdim. Okuma keyfimi kaçıran tek şey yazarın dili oldu. Anlamsız bir devrik cümle ve tumturaklı laflar meraklısı olduğunu gördüğüm için kitabı aralıklı olarak okudum. Yine de okuduğum ilk kitabı olduğu için yazarın dili hakkındaki fikrim bu kitabıyla sınırlı.
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913.6k okunma
106 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 24 hours
— Sessiz Bir Ölüme Karşı Sessiz Bir Çığlık —
“Sevdiğimiz bir kişi öldüğü zaman, sağ kal­mak suçunun kafaretini yüreğimize işleyen yegın bir pişmanlıkla öderiz. Ölümü, bu kişinin ne kadar eşsiz benzersiz olduğunu açıkça anlatır bize…” -s. 91- Bu kitabı lisans yılımın ilk senesinde Eğitim Sosyolojisi dersi için beraber çalıştığım yakın bir dostumdan duymuştum. Çok sevmişti.
Simone de Beauvoir
Simone de Beauvoir
da
Sessiz Bir Ölüm
Sessiz Bir ÖlümSimone de Beauvoir · Bilgi Yayınevi · 1966751 okunma
Reklam
272 syf.
9/10 puan verdi
Bir Hekimliğe Merhaba Kitabı
Kitap, bir sağlık sosyolojisi kitabıdır. Hasta-Doktor-Okur üçlüsünün varlığını kullanmayı becerebilmiş, içinde yer yer teknik ve akademik terimlerin serpiştirildiği harika bir kitap. Topluma mâl olmak için yazılmış olmasa da; edebiyat dünyasına mâl olabilecek bir eser çıkmış ortaya. Okuyun, okutun!
Beynine Bir Kez Hava Değmeye Görsün
Beynine Bir Kez Hava Değmeye GörsünFrank T. Vertosick Jr. · Tübitak Yayınları · 20211,046 okunma
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Okunmayan bir kitap, bir avuç kirli kağıttan başka bir şey değildir.
Kahveyi uzun müddet sadece Araplar kullandı. Bu içeceğin Suriye, Mısır, İran ve Hindistan'a yayılması bir asır sonraya rastlar. İstanbul'a bile, ancak I. Süleyman zamanında girdi. Peçevî'nin yazdığına göre, 1555 yılında, biri Halepli diğeri Şamlı iki Suriyeli; Hükm ve Şems, İstanbul'a gelir ve Taht-ul Kal'a'da (Tahtakale) iki kahvehane açarlar. Bu harikulâde içeceğin cazibesi, önce çok geçmeden, müderris, kadı vs. gibi mühim memurları çeker. Bu kahveler, onlar için saatlerce oturulacak bir merkez haline gelir. Kimi dama yahut satranç oynayarak, kimi sohbet ederek vakit geçirmeye başlar. Bu sohbetler, zamanın meseleleri üzerine değil, sanat, ilim ve edebiyat üzerine olur. Peçevî, kahvehanelere karşı gösterilen muazzam akım karşısında, imam, şeyh, müezzin gibi en masum eğlencelere bile düşman olan din adamlarının, bu büyük rağbet karşısında dehşete düştüklerini, bu içeceğe cephe aldıklarını, kahvehanelere gidenleri münkir ve mücrim ilân ettiklerini yazar. Bunların çıkardığı şamatalar ulema sınıfına da tesir etti. Şeyhülislâm Ebussuud Efendi, kalben inandığından değil fakat İçtimaî sebeplerle onlardan yana çıktı. Kur'an'da bu içecekle alâkalı tek kelime bile olmamasına rağmen, kömürleşme derecesinde kavrulan her şeyin Müslümanlıkla yasak olduğuna dair fetva verdi.
Sayfa 51 - Tableau Général de Lempire Othoman: Code Religieux. Tercüman 1001 Temel Eser Serisi No:3, Kervan KitapçılıkKitabı okudu
Reklam
287 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.