CHP yöneticileri, muhalefet güçlendikçe de tek parti döneminin bütün bükülmez ilkelerinden vazgeçmeye başladılar. En başta laiklik ilkesi eskiye göre yumuşamaya, eğilmeye başladı. CHP yönetimi DP hangi yönüyle halka sempatik görünüyorsa onu denemek ve benimsemek niyetindeydiler. Ama seçmenlerdeki eski liderlerin yerine yenilerini aramak eğilimi karşısında bu çabalar sonuçsuz kalacaktır.
Sayfa 218Kitabı okudu
DİN-YOBAZLIK: Atsız ilk olarak 1932 yılında, "Aynı tarihî yanlışlığa düşüyoruz” başlıklı yazıda din konusuna temas eder. Konuya bir tespit ve bir soruyla girer: "Bugün din hayatta birinci safta bir rol oynamıyor. Devlet dini bit kenara atmıştır. Fakat din, halk yığınları üzerindeki büyük nüfuzunu yapmakta devam ediyor. Ve Bolşevik Rusya
Reklam
1960 ve 1970'lerdeki kalem kavgaları: 1960'ların başında Atsız Orkun'da ve Millî Yol'da yazmaktadır. Bedii Faik'in 18 Şubat 1962 tarihli Dünya gazetesinde, 1944 olaylarından bahsederek Atsız ve arkadaşlarını Naziler safında savaşmak üzere hükümeti ele geçirmekle suçlaması üzerine Millî Yol'un 6. sayısında (2 Mart
Ayrıca Türkiye'mizde muhtelif devirlerde muhtelif şekillerde izah ve tatbik edilen lâiklik mevzusunda ilim adamlarımız arasında ve kazaî merciler içinde ittifak ve istikrar bulunmaması bakımından da mazurum. Gerçekten bu mevzuda bir tarihte tetkik ettiği bir eser için «Suç değildir» diyen bir profesörün, birkaç sene sonra aynı eserin aralarında mevcut olduğu 3-5 tane eserin tamamı hakkında «Lâikliğe aykırıdır» dediği vakidir. İşte böyle bir tatbikat içerisinde hangi fiilin lâikliğe aykırı olacağını ve 163. maddeyi ihlal edeceğini kat'iyetle ve hassasiyetle tayin etmek kolay değildir.
Sayfa 181 - Şamil Yayınevi - Avukat Sudi Reşat Saruhan'ın Ahmed Davudoğlu için yaptığı müdafaadan.Kitabı okudu
İSLAMDA MÜMİNİN (İTİKADİ) VASIFLARI
Mümin; ✅️ Hakkı batılla karıştırmaz ve Allahın hükümlerinde asla ayrılık gözetmez. (Bakara Suresi 41-42, 85-86. Ayetler) ✅️ Kafirlere karşı güçlü ve onurlu, çok sert ve tavizsiz, Müminlere karşı alçak gönüllü ve merhametlidir. (Maide Suresi 54. Ayet, Fetih Suresi 29. Ayet) Yani; Laik demokrasiyi şeriatla karıştırmaz. Allahın emirleri (ibadetler) serbest diye yasaklarına (şirk ve haramlara) rıza gösterip meşrulaştırmaz. İmanda tavizde, tevazu da küfürdür. Ve müminlere tebliğ (farz) eder. Gerektiğinde kafirlerle de cihad (farz) eder. (Bakara Suresi 216. Ayet, Tevbe Suresi 122. Ayet, Nisa Suresi 95. Ayet) Dikkat ettim: Cumhuriyet tarihinde ülkeye ne zaman sol hakim olmuşsa; Laiklik, demokrasi ve israille ilişkiler zayıf kalmış, müminler canları ve malları pahasına dinlerini muhafaza etmiş, islam güçlenmiştir. Ne zaman sağ hakim olmuşsa; Laiklik, demokrasi ve israille ilişkiler güçlenmiş, dinini refahına kurban eden ve hangi zamanda yaşıyoruz diyerek islamı güncellemeye kalkan münafıklar türemiştir. (C_i)
Bunca mide bulandıran olaylar neden hele ki bu topraklarda!
TV haber kanalları, gazete, internet haber kanalları ve sosyal medya da bulunan haber kanalları üzerinden olsun, karşılaştığımız haberlere bir bakıyorum da "cinayet, aldatma, fuhuş, uyuşturucu, cinsel istismar, dolandırma, hırsızlık, gasp" o kadar fazla ki 'yığınla bu şekilde haber var' desek mübalağa etmiş olmayız. Haber
Reklam
Bir istihbaratçı gözünde laiklik ve İslamcılık
RP yönetiminin, sonuçları bilinmesine rağmen yangına körükle gider gibi İslâmî sloganları öne çıkarması, bir inadın veya kararlılığın ifadesi midir? Bunun bilinçli bir politikanın eseri olması ihtimali hiç mi yoktur! Şu anda Fethullah Gülen kanadına karşı açılan savaş, sadece irticaya mı yöneliktir yoksa bu kanadın RP ve laik kesimlerin karşıtı bir dış politikanın destekçisi olmasının bir sonucumudur? Acaba gördüğümüz şeyler sadece gerçeğin ışık oyunlarıyla deforme edilmiş bir şekli midir? Reddedilse bile, Erbakan'ı İsviçre'den sol eğilimli generallerin getirdiği rivayeti, hangi düşünce modeli içinde böylesine yaygınlaşabilmiştir? Bu kadar aykırı görünen bir iddiayı birçok kişinin doğru sayabilmesi hangi mantığın ürünüdür? Bugünkü ideolojik çatışma en az 12 Eylül öncesindeki kadar yapaydır ve her yapay şeyde olduğu gibi bunu da yapanlar vardır. Laiklerin derdi ne devletçilikle halkçılığını terhis ettikleri ve sadece laikliğini savundukları Atatürk ilkeleridir ne de İslâmcı siyasal odağın sorunu halkın dinini korumaktır. Son derece gerçekçi ve anlamlı bir hedef söz konusudur ve bu hedef tarafların dile getirdiği kaygılarla ilintisizdir . Laiklik ve İslâmcılık şalını kaldırdığınız zaman göreceğiniz şey, dünya üzerindeki nüfuz kavgasıdır ve taraflar hiç de yabancısı olmadığımız, her siyasî kavganın arkasında yer alan güç odaklarıdır .
Sayfa 190Kitabı okudu
İlim ile Bilim arasındaki fark nedir? Atatürk'ün İlminin Manası Nedir?
Mustafa Kemal Atatürk'ün sahip olduğu ilmin ne anlama geldiğini Atatürk'ü dine yamama çabalarını boşa çıkarmak için açıklamak zorundayım. Mustafa Kemal Atatürk'ün sözlerini bilmek, öğretmek, öğrenmek aşamasını geçtik. Şimdi o sözlerin manasını öğrenerek yarım kalan devrimi tamamlama aşamasına geçiyoruz. İlim sahibi olmak
Müslümanca düşünmeyi yeniden keşfetmek
1000kitap.com/yazar/celal-fed... Türkiye’de İslamcılar, Batılıların, Müslümanca düşünme ve yaşamayı siyasî bir proje olarak resmedip insanların ondan uzak durmalarına bir çözüm üretemediler. Bu nedenle de dünya üzerinde hakkını aramak için mücadele eden her Müslüman, ‘cihatçı’ olarak resmedilip yaftalandı. ‘Cihatçı’ dediklerini
759 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.