Küçük Abdülhamid’in ebeveynlerinin ilgisine ve yardımına ihtiyaç duyduğu yaşlarda onları kaybetmesi, sonrasında kendi kendine yetmesine ve daha girişimci bir şahsiyet olarak yetişmesine katkı sağladığı iddia edilebilir. Nitekim şehzadelik, veliahtlık ve hükümdarlık yıllarında saraya ve hanedana bağlı kalmadan bazı faaliyetlerini doğrudan kendisinin yapması veya kendi kontrolünde olması oluşan bu kişiliğinin tezahürüdür.