584 syf.
·
Not rated
·
Read in 18 days
Başarılı bir tarih profesörü olan Nüzhet'in, sapında Fatih Sultan Mehmet'in tuğrası bulunan bir mektup açacağıyla öldürülmesi ile başlar roman. Nüzhet'in 20 yıl önce terkettiği eski sevgilisi Müştak Serhazin, kitabın ana karakteridir. Müştak' ın bir hastalığı vardır. Geçici bilinç kaybı yaşar ve o anlarda ne yaptığını hatırlayamaz. Bilinç kaybı yaşadığı anlardan birinde kendini Nüzhet'in evinde cesedi karşısında bulur. Cinayeti kendisinin işlediğini düşünür. Kitabın arka fonunda ise Fatih Sultan Mehmet zamanında saray entirikaları,sadrazamlar, İstanbul' un fethi, baba,kardeş ve evlat katli konuları yer alır. Nüzhet'in de son projesi Osmanlının bu devri ile ilgilidir. Nüzhet'in cinayeti ile Osmanlı zamanında işlenmiş olabilecek cinayetler arasındaki bağ güzel bir şekilde romanda işlenmiş. Özellikle Tahir Hakkı' nın Fetih gezisinde İstanbul'un fethini anlattığı kısımlar mükemmeldi.
Sultanı Öldürmek
Sultanı ÖldürmekAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 202120.6k okunma
Kendim ettim kendim buldum döğüneyim taş ile
Sultan Abdülmecid'in ölüm döşeğinden nakledilen hüzünlü bir hatıra, padişah başta olmak üzere saray çevresinin ve saray müzisyenlerinin halk müziğiyle ilişkisi hakkında bize çok şey söyler. Mabeyn Başkâtibi Mehmet Âtıf Efendi'nin Hatıra-i Âtıf'ında (2016, s. 57-58) aktardığına göre, vereme yakalanan Sultan Abdülmecid Han hastalığının verdiği acılar nedeniyle bayramlaşmaya acele son vermek zorunda kalıp istirahate çekildiğinde, bayram vesilesiyle musiki faslına gelenlerden, ölüm döşeğinde "Kendim ettim kendim buldum döğüneyim taş ile" türküsünü istemiş, hep beraber ağlaşıp söylemişlerdi. Padişahın canı türkü isteyince dışarıdan bir saz şairi bulunup getirildiğini düşünmek pek makul görünmüyor. Büyük ihtimalle mutat zamanlarda mutantan klasik fasıllar icra eden musiki heyeti, padişahın isteği üzerine bu türküyü ezberden okuyuvermişti.
Reklam
Aşkla saray inşa edilebiliyor ancak içinde yaşanmıyordu.
Sayfa 427Kitabı okudu
416 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Bir kadın hayal edin; İsmi Celile olsun, Babası padişah Abdülhamit’in yaveri Hasan Enver Paşa, Kayınpederi Osmanlı’da çok önemli illerde valilik yapmış Mehmet Nazım Paşa,
Celile
CelileOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20165.4k okunma
Bozkır yaşamını yansıtan eski Türk devlet gelenekleri, maliye ve vergilen­dirme karşısında değişik bir tavır takınmıştır. 735 yılında yazılmış Göktürk ya­zıtlarına göre ideal hükümet, törüye uygun yönetilen hükümettir. Kutadgu Bi­lig, hükümdara şu öğüdü verir: "Hazineni aç ve servetini dağıt. Uyruklarını se­vindir. Uyrukların çoğalınca gaza yapar, hazineni doldurursun" çünkü "halkın aklı fikri hep karnındadır... Yiyip içmeyi esirgeme onlardan" 8. yüzyıl Gök­ Türk yazıtları da aynı düşünceyi dile getirir. Türk hakanları uyruklarına açık alanlarda, büyük toy ve şölenler sunmayı kendilerine ödev bilirdi. Böyle toplu toy vermeyen hakanların saygınlığı olmazdı. Eski Osmanlı kaynaklarına göre Osmanlı sarayında, "ikindi vakti, halk gelsin yesin diye nöbet çalınırdı". Saray mutfakları saraya her gelene yiyecek verirdi. Fatih Sultan Mehmet'in vezir-i azamı, "devlet hazine biriktirmelidir; ancak hükümdar, parayı esirgeyerek as­ keri mahrum etmemek için cömert hareket etmelidir", demiştir. Osmanlı devlet kavramı, temelde eski Ortadoğu 'dan geliyorduysa da, eski Türk geleneklerini de sürdürüyordu.
Sayfa 71 - PdfKitabı okudu
Saraya girer girmez, III. Murat'ın ilk işi beş kardeşini boğdurmak olmuştur. III. Mehmet (1595-1603) ise, on dokuz kardeşini öldürtmüş ve şehza­deleri vali atama adetine son vermiştir. Onları haremde, sonradan "kafes" diye bi­linen özel bölmelere yerleştirtmiştir. Şehzadeler kafesten ayrılamaz, çocuk sahibi de olamazlardı. Sürekli olarak idam korkusu ile yaşamaktan çoğunda ruhsal bo­zukluklar belirmiştir. 11. Süleyman ( 1687- 1691 ) , tahta çıkmak üzere çağrıldığın­ da kendisini kafesten almaya gelen saray görevlilerine, "Ölüm fermanım çıkmışsa söyleyin. Namazımı kılayım da aldığınız buyruğu öyle yerine getirin. Çocuklu­ğumdan beri, kırk yıl hapislik çektim. Hemen ölmek, her gün biraz ölmekten yeğ­dir. Tek bir nefes için ne korkulara katlanıyoruz!" diye ağlamıştır. Padişah, ka­festen güçlükle alınıp tahta oturtulmuştu.
Sayfa 64 - PdfKitabı okudu
Reklam
256 syf.
·
Not rated
Osmanlı Padişahları iki Mehmed var ki; ilki olan Çelebi Mehmed, 11 yıl süren Fetret Dönemini bitirip, Osmanlı' nın tekrar canlanmasını sağlamıştır. Bir diğer Mehmed' te; Fatih Sultan Mehmed. 12 yaşında tahta geçmiş, bazı sebeplerden 2 yıl sonra tahta tekrar babası II, Murad tahta geçmiştir. Babasının vefatından sonra tekrar Padişah
Fatih Zaman-ı Veladet
Fatih Zaman-ı VeladetGökhan Çelik · Yediveren Yayınları · 202219 okunma
Haydi, biraz aykırı düşünelim... :) Sizce Necip Fazıl, İslâm'la alâkalı bir insan mıdır?.. Mehmet Âkif, İstiklâl Marşı'nın ödülünden istiğnâ etmiş midir gerçekten?.. Cemil Meriç, cidden o kadar kitap okumuş mudur âmâ iken?.. Orhan Veli, hakikaten şiir olduğuna inanmış mıdır yazdıklarının?.. Ece Ayhan, sizce de garip bir isim değil midir sahibine göre?.. Divan Edebiyatı, gerçekten sadece Saray çevresine mi hitap ediyordu?.. 🙂
Ulemadan seçkin kişiler haftanın belli günleri kendisine ders vermeye sarayına gelirlerdi. Hümanistleri ve Rum bilginlerini huzuruna kabul ederdi; saray duvarlarına fresk­ler yapması ve kendi portresini çizmesi için Venedik'ten Gentile Bellini'yi çağırmıştır. Ancak Fatih Sultan Mehmet'i çağdaş Rönesans hükümdarları arasında saymak biraz abartılıdır. Fatih, her şeyden önce gazi bir İslam hükümdarıdır; amacı da, devletini dünyanın en güçlü imparatorluğuna dönüştürmekti.
Sayfa 34 - PdfKitabı okudu
Safiye Sultan, ilk başlarda kendisine karşı oluşturulan cepheye karşılık kocasının aşkına güvenmekteydi.Ancak bu karşı cepheyi zayıflatmak ve bertaraf etmek için yeterli gelmemekteydi.Bu sebeple harem dışarısından zaten fırsat bekleyenlerce kendisine destek gelmişti.Bunlar içerisinde Hoca Saadeddin Efendi, Şemsi Paşa, Babüssaade Ağası Gazanfer Ağa, Kadızade Şemseddin Efendi, Şeyh Şüca ve Kara Üveys Paşa başı çekmekteydi.Saray dışarısında oluşan bu grubun amacı, Sokullu Mehmet Paşa’yı bertaraf etmekti. Nasıl Sokullu, Safiye Sultan’ın nüfuz kazanmasının kendisine tehlike arz edebileceğini düşünerek karısı İsmihan (Esma Han) ve kayınvalidesi Nurbanu Valide Sultan’ın da içerisinde bulunduğu koalisyona destek veriyor ve yanlarında saf tutuyorsa, dışarıda Sokullu’ya karşı olan bu muhalefet grubu da Safiye Sultan cephesinde yer alıyordu.
Sayfa 75 - Yeditepe yayınları 2010Kitabı okudu
823 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.