Cinsiyet
Kara kirazı vişneye aşılayıp sabırla sonuç beklediğimi gören annem iki şey haykırmıştı bana: “Kendinle beni kıçlarımızdan birbirimize dikerek nasıl bir birleşme sağlayabilirsen, bundan da o kadarını um işte… Yaptığın o canavarın cinsiyeti ne olacak?” Ağacın-tohumdan yetişmese de- dişi olacağını izah etmeye çalışmıştım ama o, bu gibi şeylerin cinsiyetsiz olduğu, kendi içlerinde karşıtlıklar doğurduğu konusunda ısrar etmişti. (…) Ama ağaç büyüdü sonunda, cinsiyetini de belirledik. Dişi.
Sayfa 91
Oysa aşk
Bence, her şeyden çok değişiklik ihtiyacında olanlar aşık olmayı seçiyorlar, sonra da kollarını semaya kaldırıp tüm suçu kadere yüklüyorlar. Oysa suçlu olan kader değil - yani kader bizim dışımızda bir şeyse eğer. Bence, geceler boyu süren özlem sonucu yapılan bir seçimdir aşk.
Sayfa 85
Reklam
…aşkı yok etmek
“Aşkı uyandırmak olasıysa, engellemek de mümkün olmalı.” “ Hiç de öyle değil,” dedi adam. “Çünkü herkes aşka yatkındır. Uyandırmak kolaydır ama kendi kendine sona ermedikçe yok etmek imkansızdır.”
Sayfa 84
Çünkü herkes aşka yatkındır. Uyandırmak kolaydır ama kendi kendine sona ermedikçe yok etmek imkansızdır.
Hep özenle, sevgiyle ederiz sözünü. Gelecek. Oysa sahtedir o kent. Gelecek de, şimdi de, geçmiş de yalnızca bizim kafamızda vardır.
Sayfa 166Kitabı okudu
Çok sevdiğim bir tablo vardır: Van Gogh’un Tohum Eken Adam’ı. Akşam tarladan evine dönen bir köylü, arkasında koskocaman sarı bir ay. Toprak güçlü ve kesin, palet bıçağıyla kalın kalın sürülmüş renklerden oluşmuş. Bu resim içime ferahlık verir, çünkü bir günün sonunda, bir yolculuğun sonunda, dünyanın hep öyle yerli yerinde, güçlü ve kesin duracağını düşündürür bana. Kahverengi tarlalar, sarı bir ay.
Sayfa 164Kitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.