İbrâhim Efendi'yi, pek seven de yoktu. Evvelce konağına olan akını bu çatı altına çeken iki mühim kuvvet vardı: Mevkii ve parası. Şimdi ise mevki diye bir şey kalmamıştı. Servetine gelince, onun da âkibeti meçhuldu.
Sayfa 246 - İstanbul Fetih Cemiyeti 1982 BaskısıKitabı okuyor
Bir avuç insan, ufukta bekliyen musibetleri görüyor fakat ne yazık ki göremiyenlere gösterecek kudret ve imkândan mahrum bulunuyordu.
Sayfa 244 - İstanbul Fetih Cemiyeti 1982 BaskısıKitabı okuyor
Reklam
Demek ki muayyen bir olgunluk seviyesine varmamış kütleler, siyaset hokkabazlarının açtıkları kampanyalara aldanarak, beyazı siyah, siyahı beyaz kabul edecek bir gaflete düşebiliyorlardı.
Sayfa 244 - İstanbul Fetih Cemiyeti 1982 BaskısıKitabı okuyor
Dünyanın kahrını çekmek bedava
İktisâdî ve mâlî krizler karşısında yaşama şartları yavaş yavaş güçleşip pahalanırken, ucuzlayan, yalnız insan hayatı idi.
Sayfa 308 - Kubbealtı neşriyatKitabı okuyor
Onun ruh yapısının hâkim terkibinde, beşerî ve küçük hesaplara hemen de hiç yer verilmemişti. O yalnız sevmesini bilir, fakat muhabbetini her hangi bir menfaatle gölgeleyip kirletmezdi.
Sayfa 239 - İstanbul Fetih Cemiyeti 1982 BaskısıKitabı okuyor
Sır söyliyecek kadar ne kimseye inanır ne de kimseye bağlanırdı.
Sayfa 239 - İstanbul Fetih Cemiyeti 1982 BaskısıKitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.