Merhaba Gülseren Budayıcıoglu kitaplarının dizilerini izlemeyi cok sevmistim ama bir tek #camdakikız beni pek sarmamıştı, bir de kitabını denemek istedim ki, iyi ki okumusum. Öncelikle şunu söyleyeyim dizideki hikayenin ilerleyişinden çok farklı ilerliyor. Ben kitaptaki halini daha çok sevdim ki anlatılan hikayelerin gerçeğe en yakın hali olduğu içindir bu muhtemelen. Kitapta hiç bir karaktere kızamıyorsunuz, yaşamları öyle zor ki, keşke hayatımzda her anlamlandırmak istediğimiz insanın iç dünyasını, ruhunu, geçmişini böyle okuyabilsek...
Kitabın içeriğini pek anlatmak istemiyorum zaten az çok herkes olaya hakim ben bu kitabın bana kattıklarından biraz bahsetmek istiyorum:
İlk olarak insanlara bazen yakıştırmalar yapıyoruz ya "o böyledir, şu şöyledir, ben olsam onun yerinde..." vs vs bunları söylerken o insanların nereden, ne yollardan geldiğini bilmeden ne kadar rahat konuştuğumuzu fark ettim. Ki ben empati duyguma onca güvenen insanımdır ama ben bile yapıyorum bunu. İkincisi, ne hayatlar varmış dedim, üçüncüsü insanların hayatlarına dokunabilmek Gülseren hanımında dediği gibi "denizden bir kum tanesi daha çıkarabilmek" duygusunun ne kadar kutsal olduğunu bir nebze de olsa tattım. Kendi özel hayatıma dair aldığım notlar ve dersler de var tabii.
Bu benim yazardan okuduğum ilk kitap ama diğerlerini de mutlaka okumak istiyorum, daha önce izlediğim hikayeleri bir de okumak güzel olacak gibi. Kaldı ki psikolojiye mesleki olarakta ilgi duyunca tabi doyulmaz bir tat.
Mesleği, ilgiyi geçinde şükretmek, kendinden parçalar bulabilmek, yolunuza bir nebze olsun ışık tutabilmek adına bu tarz kitaplar okumanızı herkese tavsiye ediyorum.