Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Benekli/Renkli Ağaçkakan... Bu kuşu çok sevdim:)
Benekli Ağaçkakan 24-39 cm büyüklüğünde bir kuş türü. Üreme Nisan ve Ağustos aylarında oluyormuş ve ortalama 4-7 yumurta bırakıyorlarmış. Bu kuşların ötüşleri davul sesine benziyormuş 🙄 ağaca vurdukları zamanki sesle aynı şekilde. Düşünsenize kuş öyle dalında konmuş öterken,onun ağacı yine gagaladığı düşünülüyor. 🤨 İftira 😅Ama bunların ağacı gagalamalarının sebebi de şu; bu arada içi boş ağaçları tercih ediyorlarmış ve bu kapıyı çalmak gibi bir şey oluyormuş. Yani içeride bir yem olup olmadığını kontrol ediyorlarmış ağaca vurarak. Ağaçlarda yaşayan bir tür ve genellikle parklarda,ormanlarda oluyorlarmış.. oralara bırakılan kuş yemleri aslında Ağaçkakanlar için bir nimetmiş.. Bu kuşlar ağacı gagalarken nasıl oluyor da başları ağrımıyor ya da başı dönmüyor diye düşünenler varsa, hiçbir şey olmuyormuş.😃 Günde on bin defa saatte 20 km ye denk düşecek bir hızla vurmalarına rağmen, doğru açı ve doğru bir duruşla bunu yaptıkları için başağrısı felan yaşamıyorlarmış. Bu çok düşündürücü değil mi? Demeki,bir şeye odaklandığında, doğru hedefi ve kararlılığı bulduğunda, duruşunu bozmadığında yıkılmiyor insan... İnsanın doğadaki her canlıdan öğrenecek bir şeyleri var. 💚
Ağaçkakanlar ağaç oyarken beyinleri hasar görmemesi için dilleriyle beyinlerini sarıyormuş
Reklam
Okuyacak fırsatı ancak buldum, eşlik eden müziği de ekliyorum. Lütfen paylaşacağım metni, o müzik eşliğinde okumaya çalışın tabi imkanınız var ise. Kelimelerin gücü inanılmaz, o yüzden önemli kiminle temas ettiğimiz, o yüzden kıymetli hayatlarımıza kimleri aldığımız. Ben insan seçerim! Hep seçtim! Tavsiyem şudur ki seçme şansı elde edinceye sabredin ve fırsat elinize geçtiğinde insan seçin. Müzik: music.youtube.com/watch?v=z-ikTyv... Metin : "Çok güzel bir ilkbahar havası vardı ama ne köpekler ne de insanlar bunun farkındaydı. Her gün güneş daha erken doğuyor, daha geç batıyordu. Sabahın üçünde Şafak söküyor gün ışıkları gece 9.00'a kadar devam ediyordu. Bütün uzun günler, güneş gökyüzünde pırıl pırıl parlıyordu. Kışın ürkütücü sessizliği gitmiş, ilkbaharda canlanan hayatın neşe saçan cıvıltısı, sessiz coşkunluğu gelmişti. Bu sessiz coşkunluk yaşama sevinciyle dolu toprağın her yanından yükseliyordu. Uzun kış günleri boyunca kıpırdamadan, ölü gibi kalmış canlı olan her şeyden geliyordu. Çam ağacının özsuları dallarından yükseliyordu. Söğütler ve akkavaklar yeni yeni tomurcuklanıyordu. Fundalar ve asmalar canlı yeşil renge bürünmüştü. Cırcırböcekleri geceleri durmadan şarkılar söylüyor gündüzleri de bütün sürüngenler güneşe doğru atılıyordu. Keklikler ve ağaçkakanlar bağıra bağıra ötüyor, coşku içinde ses çıkarıyorlardı. Sincaplar gevezelik ediyor, kuşlar şarkı söylüyor ve havayı yarıp güneyden akın akın gelen yabanördeklerinin sesleri duyuluyordu."
Ağaçkakanlar
Başını ve sonunu dinlemeden kimseyi yargılama.
Ağaçkakanlar
Eğer umudum olmasa bir saniye yaşayamam.
Zaman enkazı, Parçalanmış duvar ve guguklu saatler Fırlamış binlerce yelkovan ve dakika çizgileri Özgür kalmış tahta ağaçkakanlar Saat dişlilerinden yuva yapmakta ve bir akrep rüyasında çölde bir kum saati içine kapatıldığını görmekte.
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.